MARMARACIK

Marmaracık, Karadeniz kıyısında, çam ağaçlarına sırtını dayamış küçük ve huzurlu bir koy. Yunanlı Yorgo Dimopulos’un 17 saat süren alevlerle mücadelesinin ardından kendi yaptığı 300 litre şarabın hikayesiyle anılan bu bölge, balık tutma, yüzme, doğa yürüyüşleri, kamp ve plaj imkanlarıyla özellikle gençler arasında popüler hale geldi. Ahşap evler, kır kahvesi, restoran, mini golf sahası ve yelken tesisleri gibi çeşitli olanaklar da bu doğal güzelliğe eşlik ediyor. Marmaracık, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için ideal bir kaçış noktası.

KAYMAKDONDURAN

Kaymakdonduran, Beykoz’da yer alan ve Osmanlı dönemi Kanije Beylerbeyi Ahmet Paşa tarafından yaptırılan tarihi çeşmesiyle ünlü bir mesire alanı. Soğuk ve taze suyuyla bilinen bu bölgede, ahşap masalarla donatılmış geniş çimenliklerde keyifli bir piknik yapabilir veya küçük büfenin lezzetlerini keşfedebilirsiniz. 650 dönümlük alanda, 200 yaşındaki anıt ağaçlar ziyaretçileri büyülerken, sonbaharda bolca kestane toplayabilir ve sincaplarla karşılaşabilirsiniz. Bölgeye Beykoz-Akbaba Köyü istikametinden sadece 3 kilometre sonra kolayca ulaşmak mümkün.

İMRAHOR

Omanlık arazinin korunması ve su kaynaklarının değerlendirilmesi amacıyla kurulan İmrahor Göleti, aynı adı taşıyan yerleşim yerine de çok yakın. Bitki ve canlı türleriyle neredeyse doğal bir park. Mavi ve yeşilin iç içe girdiği bir alan. Göl kıyısındaki oturma ve yürüyüş alanları, hafta sonları başta aileler olmak üzere, okul, dernek ve şirket grupları tarafından tercih ediliyor. İmrahor Göleti’nde suya girilmesine ve balık tutulmasına izin verilmiyor. Ulaşım: Bölgeye Gaziosmanpaşa’dan Tayakadın’a giden ana yolun 5. kilometresindeki İmrahor Köyü sapağından stabilize yolu takip ederek ulaşılabiliyor.

ELMAS BURNU

Elmas Burnu, Karadeniz kıyısında uzun bir kumsal, çam ormanları ve sessizliğiyle huzur arayanlar için ideal bir destinasyon. Kayalıklar, denize doğru uzanarak özellikle zıpkınla balık avcılığı için mükemmel bir ortam sunuyor. Bölgedeki yunuslar ve koyun karşısında yer alan Martı Adası’nda yaşayan deniz kuşları, doğaseverler için eşsiz bir manzara oluşturuyor. Elmas Burnu, doğayla iç içe bir kaçış noktası arayanlar için vazgeçilmez bir güzellik sunuyor.

AYVAT

Ayvat, Kağıthane Deresi’nin kollarından biri olan Ayvat Deresi üzerinde konumlanmış, adını 1765 yılında Osmanlı padişahı 3. Mustafa döneminde yapılan tarihi bentten alan bir bölge. Ekolojik çeşitliliği ve yabani hayvan türlerinin zenginliği ile dikkat çeken Ayvat, doğa ve fotoğraf meraklıları için mükemmel bir alan sunuyor. Girişteki geniş düzlükler, piknik ve dinlenme amacıyla kullanılabiliyor. Ulaşım ise Kemerburgaz’dan Belgrad Ormanları’na giriş kapısı olan Kurtkemeri Mesiresi’nden geçerek, toprak bir yolla sağlanıyor.

FATİH ORMANI

Şehir merkezine çok yakın. 1500 dönüme yayılan gür ağaçları ve rekreasyon alanlarıyla günün her saatinde gezmeye açık. İster giriş bölümündeki kafeteryada bir şeyler atıştırıp yürüyüşe çıkın, isterseniz ana yolu takip ederek ormanın derinliklerine inin. İsterseniz beğendiğiniz bir piknik masasında güzel bir sofra kurun. Bisiklet tutkunları için de ideal. Ayrıca çocuklar için tesisin girişinde geniş çocuk bahçesi var. Ulaşım: Tesise, Maslak Büyükdere Caddesi-Sarıyer Yolu üzerindeki Bahçeköy tabelasından 3 km sonra ulaşılıyor. Alt giriş ise Şişli-Ayazağa yönünde.

GÖKMASLI KÖYÜ

Gökmaslı Köyü, Şile’de bulunan ve hâlâ saklı kalmış doğallığını koruyan bir köy. 600 yıllık tarihi ile dikkat çeken köyde, geçmişin izlerini taşıyan tarihi evler yer alıyor. Köyün karşısında yükselen Fakradağı ise büyüleyici manzarasıyla doğa severleri kendine hayran bırakıyor. Gökmaslı Köyü, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir hazine.

İNCEĞİZ

İstanbul’da hem tarihin hem de doğanın cömertçe bir araya geldiği bir vadi arıyorsanız, İnceğiz tam size göre. Çatalca’nın yaklaşık 2500 yıl önce ilk kurulduğu bölgede yer alan İnceğiz, 9. yüzyılda Cenevizliler tarafından kayalara oyulmuş üç büyük mağaraya ev sahipliği yapıyor. Mağaralar, göğe uzanan ağaçlar ve doğal güzelliklerle çevrili. Ayrıca, bölgedeki piknik alanının hemen yanından akan dere, buraya gelenlere huzur dolu bir atmosfer sunuyor. Ulaşım ise Çatalca’dan Subaşı’na giden yolun 3. kilometresinden sola dönülüp yaklaşık 6 kilometre daha devam edilerek sağlanabiliyor.