Ttb Başkanı Şebnem Korur Fincancı: “Önümüzdeki 2 Ay, Haklarımızı Almadığımız Koşulda İş Bırakmalara Kadar Giden Bir Mücadele Hattını Çizeceğiz. Kasım Ayında Da Büyük Bir Miting Düzenleyeceğiz”
İş İnsanı Elif İnci Aras, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun Raporunu Değerlendirdi: “Eril Şiddet Karşısında; Yalnız Değilsin Kız Kardeşim…”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun raporuna göre; 2023 yılında 173 kadın erkekler tarafından öldürüldü. İş insanı Elif İnci Aras, “Eril şiddet karşısında; yalnız değilsin kız kardeşim… Türkiye’de işlenen kadın cinayetlerinde bu cinayetleri görmezden gelen ve engellemek için gerekli yasaları çıkartmayan herkes sorumludur. Kimse bu sorumluluktan kaçamaz. Kadının maalesef toplumumuzda adı var ama yeri yok. Siyasi olarak bizi temsil eden kadın sayısı da bunun kanıtı” açıklamasını yaptı.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun raporuna göre; 2023 yılında 173 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Rapora göre ocak ayında 31 kadın, şubat ayında 11 kadın, mart ayında 23 kadın nisan ayında 21 kadın, mayıs ayında 40 kadın, haziran ayında 22 kadın, temmuz ayında 25 kadın erkekler tarafından katledildi. Kadınların yüzde 32’si evli olduğu erkek tarafından öldürüldü, yüzde 48’i de evlerinde katledildi.
İş insanı Elif İnci Aras, rapordaki verileri değerlendirdi. “Eril şiddet karşısında; yalnız değilsin kız kardeşim” diyen Elif İnci Aras’ın açıklamasını yaptı:
“Türkiye’de işlenen kadın cinayetlerinde bu cinayetleri görmezden gelen ve engellemek için gerekli yasaları çıkartmayan herkes sorumludur. Kimse bu sorumluluktan kaçamaz. Kadının maalesef toplumumuzda adı var ama yeri yok. Siyasi olarak bizi temsil eden kadın sayısı da bunun kanıtı. Ama en son siyaseten iyileşme yapılacaksa elimi taşın altına sokmaya hazırım.
Kadına şiddet, tüm dünyada yaşanan en önemli toplum sağlığı ve insan hakları sorunlarından biridir. Her yaş grubunda, her etnik kökende, ırkta ve her sosyoekonomik düzeyde kadın şiddet olgusuyla karşılaşılmaktadır. Fiziksel, sözel, cinsel, psikolojik ve ekonomik olarak sınıflandırılabilen birçok şiddet tanımı, kadınları hem fiziksel hem de ruhsal olarak etkilemeye devam ediyor. Kadın cinayetleri konusunda yapılmış araştırmaların sonuçlarına göre, kadın cinayetlerinin arkasında yatan nedenler şu şekilde sırlanıyor: Aile içi tartışma, aldatma, kıskançlık, namus, geçimsizlik, ekonomik sorunlar, işsizlik, psikolojik rahatsızlıklar, töre, boşanma ya da boşanma talebi gibi çok sayıda neden var.”
“15 YILDA 4 BİNDEN FAZLA KADIN ÖLDÜRÜLDÜ”
“2008 ve 2023 yılları arasında 4 bin 259 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 2022 yılında öldürülen kadınların sayısı 381 olurken 2023 yılının ilk yedi ayında 173 kadın erkekler tarafından hayattan koparıldı” diyen ve siyasilerin de bunda sorumluluğu olduğunu belirten Elif İnci Aras; açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Geçmişten günümüze toplumsal ve sosyal hayatın birçok alanında özellikle siyasi olarak kadın temsillerin yeterli olmaması pek çok neden dayandırılmış olmasına rağmen asıl neden erkek egemen toplumların ataerkil yapısından kaynaklanmaktadır. Kadın haklarını korumaya çalışan birçok sözleşme ve kanunu görmememizin de asıl sebebi bu.”
“HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ KALDIRILMALI”
Mevzuatta bulunmasına rağmen, uygulamadaki eksiklikler nedeniyle kadına karşı şiddet eylemlerinin önüne geçilemediğini söyleyen Aras, “Buna ilişkin örnek vermek gerekirse; Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen belirli suçlara ilişkin cezalara uygulanan ‘Haksız Tahrik’ indiriminin kadına karşı şiddet suçlarının cezalarında uygulaması kaldırılmalı ve cezaların caydırıcı olma özelliği devreye girmeli” dedi.
“MAĞDUR KADINLARIN SESİ OLMAK HEPİMİZİN GÖREVİ”
Aras, şu değerlendirmeleri yaptı:
“İsteyen tüm kadınların ekonomik özgürlüğünü elde etmesi ve farkındalık yaratmak adına bundan 2 yıl önce Aras Holding ve Celal Aras Vakfı sosyal medya hesaplarından herkese açık girişimcilik eğitimi verilmesi için projeler yaptık duyulmadı. Şimdi de farkındalık yaratma çalışmalarım devam edecek ve kadınların haklarını öğrenmeleri için her platformda elimden geleni yapacağım. Biliyorum ki mağdur kadınların sesi olmak hepimizin görevi çünkü hiçbir hak tek başına kazanılmıyor. Hayvan haklarını korumak için insanlara, kadın hakları için gelişmiş zihniyeti olan erkeklere ihtiyacımız var. Sabit zihniyetli bakış açısıyla toplumsal sorunumuz gittikçe büyümekte. Ama en son siyaseten iyileşme yapılacaksa elimi taşın altına sokmaya hazırım.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ SİYASETİN KURBANI OLDU”
İstanbul Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından imzalanması ile birlikte toplumsal cinsiyet eşitliği ekseninde kapsayıcı hüviyette politikalar üretip uygulanacağı, bunu sağlamak adına daha fazla ekonomik kaynak tesis edileceği, kadına yönelik şiddetin boyutu hakkında istatistik verilerinin toplanacağı ve kamuoyu ile paylaşılacağı, şiddeti önleyecek toplumsal zihniyet değişikliğinin yaratılacağı anlamına geliyordu. Ancak gördük ki toplumun beklentisi olan bu sözleşme siyasi oluşumlara yenilmiş ve siyasetin kurbanı olmuştur.” dedi. Aras ayrıca “Kadına yönelik şiddete karşı insan hakları temelli biz sözleşme olan İstanbul Sözleşmesinin kural tanınmadan feshedilmesi; yalnızca cezalandırma ya da cezasızlığı ortadan kaldırma ile değil, kadınların korkmaya devam etmesine, güvensiz bir ortamda yaşamasına, şiddette ve ayrımcılığa uğrayarak yaşamasına ve maruz bırakıldıkları şiddetin artmasına neden olmuştur.
“KADINA KARŞI ŞİDDETLE MÜCADELEDE EN BÜYÜK ROL SİYASİLERİN”
“Kadına karşı şiddeti doğuran ve devamlı hale getiren olumsuz tutum ve davranışları ortadan kaldırmak için sosyal farkındalık oluşturularak, toplumdaki bireylerin kadına karşı bakış açısında olumlu değişimlere sebebiyet verecek düzenlemeler yapılmalı dedi. Kadınların, eğitim ve iş hayatında desteklenmesine ve meslek sahibi olmalarına yönelik düzenlemeler yapılmalı. Sadece fiziksel değil psikolojik şiddete uğramış mağdur kadınlar için güvenli, kolayca ulaşılabilir, her zaman sığınabilecekleri kurumlar, gerekli tedbirler alınarak oluşturulmalı.
“GELECEK NESİLLER İÇİN DAHA ÖZGÜR BİR DÜNYA YARATABİLİRİZ”
Kadınlar, tarihin her döneminde var olmuş, üretmiş, direnmiş ve değiştirmişlerdir. Kadınların hak mücadelesi de bitmemiş, devam etmektedir. Kadınlar için kazanılan haklar yeterli değil, daha fazlasını istemek en doğal hakkımızdır. Kadınların özgürleşmesi için sadece yasal düzenlemeler değil, toplumsal zihniyetin de değişmesi gerekmektedir. Kadınlar olarak birlikte mücadele ederek hem kendimiz hem de gelecek nesiller için daha adil, daha eşit ve daha özgür bir dünya yaratabiliriz.”