Temel Karamollaoğlu Can Atalay Kararına İlişkin: Hukuk Sisteminin Alt Üst Oluşunun En Açık Göstergesi
Hukukta yeni dönem: Sık iş değiştirmek boşanma sebebi sayılıyor!
Son dönemde boşanma davalarında sıkça karşılaşılan bir durum, eşlerden birinin sürekli iş değiştirmesi ve bunun evlilik birliği üzerindeki olumsuz etkileri. Aile hukuku uzmanı Avukat Nimet Türe, sık iş değiştirmenin evlilik yükümlülüklerini yerine getirmemek anlamına gelebileceğini belirterek, bu durumun boşanma sebebi oluşturabileceği konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Türe, “Eşlerden birinin keyfi olarak iş değiştirerek ailesine katkıda bulunmaması, boşanma sebebi olabilir” dedi. Bu açıklama, son yıllarda boşanma davalarında iş değiştirmenin nasıl bir rol oynadığına dair tartışmaları yeniden gündeme getirdi.
İş Değiştiren Eş, Aileye Katkıda Bulunmazsa…
Avukat Nimet Türe, sık iş değiştiren eşin, sadece maddi değil, duygusal ve sosyal anlamda da aileye katkı sağlamaması durumunun, boşanma davası açılmasına neden olabileceğine dikkat çekiyor. Aile Mahkemeleri’nin, boşanma davalarındaki en önemli kriterlerinden birinin, “Evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı” olduğunun altını çizen Türe, “Eğer hakim, taraflar arasındaki ortak yaşamın zedelendiğine kanaat getirirse, evlilik birliğinin bozulduğu gerekçesiyle boşanma kararı verebilir” dedi.
Sık iş değiştiren eşin, aile yapısına katkıda bulunmaması, eve yeterli zaman ayırmaması ve eşle sosyal yaşamda var olmaması, hakimlerin boşanma kararına yön vermesine sebep olabiliyor. Türe, özellikle farklı işlerde çalışan ve düzensiz çalışma saatlerine sahip olan, sürekli iş değiştiren eşlerin, evlilikten doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği için boşanma sebebi oluşturduğunu belirtti.
Evlilikte İş Değiştirmenin Etkisi: Kusurlu Sayılabilir
Son Yargıtay kararlarıyla, sık iş değiştiren bir eşin evlilikteki yükümlülüklerini yerine getirememesi, kusur olarak kabul edilerek boşanma sebebi sayılabiliyor. Bu durum, toplumda kafa karışıklığına neden olsa da, Avukat Türe, “Sık iş değiştiren eş, değiştirdiği iş nedeniyle evlilik yükümlülüklerini yerine getiremiyorsa, bu bir boşanma sebebi oluşturur. Bu durumda, iş değiştirmenin keyfi olduğuna karar verilir ve eş, evlilikte kusurlu kabul edilir” dedi.
Türe, iş değiştirmenin bir zorunluluk nedeniyle yapılmış olup olmadığının da önemli olduğunu vurguladı. Hakimlerin, davalarda iş değiştirmede toplumsal etkileri değerlendirirken, kişinin zorunlu sebeplerle mi iş değiştirdiği yoksa kendi isteğiyle mi bunu yaptığına dikkat ettiklerini söyledi. “Toplumdaki ekonomik koşullar nedeniyle sık iş değiştiren bir kişi, evlilik yükümlülüklerini yerine getirememişse, bu durumu kusur olarak değerlendirmiyoruz” diyen Türe, “Ancak kişinin sürekli iş değiştirmesi ve bunun sonucunda evlilik yükümlülüklerini yerine getirmemesi, boşanma sebebi olarak kabul ediliyor” dedi.
Zorunlu Sebepler ve Kişisel Tercihler Arasındaki Fark
Her boşanma davasının kendine özgü koşulları olduğuna dikkat çeken Türe, “Toplumdaki ekonomik durumlardan kaynaklanan iş değişiklikleri zorunlu sebepler olarak değerlendirilirken, kişisel tercihlere dayanan iş değişiklikleri, evlilik yükümlülüklerini yerine getirmemek anlamına gelebilir ve bu da boşanma sebebi oluşturur” diye ekledi. Yani, bir eşin ekonomik zorluklar yüzünden iş değiştirmesi, kusur sayılmadığı gibi, kendi isteğiyle iş değiştirmesi ve evlilikten kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmemesi, boşanma davasında kusur olarak kabul edilebilir.
Sık iş değiştiren eşlerin, evliliklerini sürdürebilmesi için sadece maddi değil, aynı zamanda duygusal ve sosyal anlamda da katkı sağlamaları gerektiği vurgulanıyor. Eğer bir eş, sürekli iş değiştirme gerekçesiyle evlilik yükümlülüklerini yerine getirmiyor ve bu durum, aile yapısını zedeliyorsa, boşanma sebebi olarak değerlendirilebiliyor. Aile hukukunda bu tür davalarda, her somut olay kendi koşullarına göre değerlendirilmekle birlikte, önemli olan, eşlerin evlilik birliğini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesidir.
Kaynak: FLASH HABER TV
