SAMANDAĞLI DEPREMZEDE: “BİZİM DE YAŞAMAMIZ LAZIM. BİZE BİR DEVA BULUNMALI. ÇADIRDA YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ. HAYAT ÇOK SIKINTI. GECELERİ ÇOK KORKUYORUZ”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat: “Vergi Üstüne Vergi Bindirip Halkı Yoksullaştırıyorlar”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, “Deprem için toplanan vergiler depremzedeler için harcanmıyor. Vergi üstüne vergi bindirip halkı yoksullaştırıyorlar. Bu kadar büyük bütçe açığının olması kabul edilemez. Üstelik, yapılan konutlar depremzedelere satılacak. Bunların tahsilatı başlayınca da bütçe fazlası mı verilecek? Toplanan vergiler, paralar gerekli yerlere harcanmadığı gibi depreme hazırlık da yapılmıyor. Beklenen büyük İstanbul depremi için kaç tane ekip ve ekipman hazırlandı? Kahramanmaraş depremlerinde gördük, beton delici aletler hayati önem taşıyor. AKP yönetimi bu stratejik adımları neden atmıyor? AKP halkı aldatan, kandıran bir organizasyon haline gelmiştir. Ülkenin esas beka meselesi budur” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, deprem için toplanan vergiler ve deprem bölgesinde yapılan çalışmalara ilişkin “Deprem Yalanları Büyüyor, Harcamalarda Büyük Çelişkiler Var” başlıklı yazılı açıklama yaptı. Karabat’ın X hesabından paylaştığı açıklama şöyle:
“RAKAMLARIN HİÇBİRİ GERÇEKÇİ DEĞİL. ÜSTELİK BU EVLER DEPREMZEDELERE SATILACAK”
“1999 depremi sonrası getirilen Özel İletişim Vergisi (ÖİV), bir diğer adıyla deprem vergisidir. Bugüne kadar ÖİV’den 38,9 milyar dolar para tahsil edildi. Bu bilgi neden önemli? Aşağıda okuyacaklarınızla üst üste koyunca depremin de bir vurgun aracına döndüğünü anlayacaksınız. Tayyip Erdoğan deprem sonrasında, ‘319 bin konutu 1 yıl içinde vereceğiz’ dedi. Depremin 1’inci yılında 46 bin konutun kura çekimi için hazır olduğunu söylediler. Erdoğan da ayrıca 2 aya kadar 75 bin konutun teslim edileceğini belirtti. İlk çelişkiler burada başlıyor. Devam edelim… Yapılması gereken konut sayısıysa 850 bini buluyor. Bu yıl sonuna kadar 200 bin konutu bitireceklerini söylüyorlar. Rakamların hiçbiri gerçekçi değil. Üstelik bu evler depremzedelere satılacak.
“SİZDEN BEKLENEN SADECE KONUT YAPMANIZDI. ONU BİLE YAPAMADINIZ, ÜSTÜNE BİR SÜRÜ PARA HARCADIĞINIZI SÖYLÜYORSUNUZ”
Erdoğan, şu ana kadar deprem bölgesine 107 milyar TL kaynak ayrıldığını söyledi. Mehmet Şimşek ise deprem için 2023’te 950 milyar TL harcandığını açıkladı. 2023’te bütçe açığı 1,37 trilyon TL oldu. Bu açığa bahane olarak hep deprem gösterildi. AFAD’da toplanan bağışların miktarı 1 Şubat 2024 itibarıyla 128 milyar 827 milyon liraya ulaştı. Çelişki üstüne çelişki… Erdoğan’ın deprem bölgesi için ayrıldığı söylediği para, AFAD’a yardım için toplanan paradan daha az. Mehmet Şimşek 950 milyar TL deprem için harcandığını söyledi. Ortada bitmiş konut yok. Kura çekimi aşamasına gelen konut sayısı sadece 46 bin. Konteynerlerin önemli bir kısmını özel sektör, hayırseverler, dernekler, yabancı yardımlar oluşturdu. Sizden beklenen sadece konut yapmanızdı. Onu bile yapamadınız ve üstüne bir sürü para harcadığınızı söylüyorsunuz.
“DEPREM İÇİN TOPLANAN VERGİLER DEPREMZEDELER İÇİN HARCANMIYOR. VERGİ ÜSTÜNE VERGİ BİNDİRİP HALKI YOKSULLAŞTIRIYORLAR”
Depremzedelerin elektrik, internet, kredi kartı, vergi gibi borçları da tahsil ediliyor. Bu kaynaklar nerelere harcanıyor? 2024 için de 2,6 trilyon liralık bütçe açığı hedefi kondu. Mehmet Şimşek, ‘rasyonel zemin’ diye geldi, depremi bahane edip KDV’yi yüzde 18’den yüzde 20’ye çıkardı. Yazının başında belirttim. ÖİV tahsilatı da devam ediyor. Deprem için toplanan vergiler depremzedeler için harcanmıyor. Vergi üstüne vergi bindirip halkı yoksullaştırıyorlar. Bu kadar büyük bütçe açığının olması kabul edilemez. Üstelik, yapılan konutlar depremzedelere satılacak. Bunların tahsilatı başlayınca da bütçe fazlası mı verilecek? Toplanan vergiler, paralar gerekli yerlere harcanmadığı gibi, depreme hazırlık da yapılmıyor. Beklenen büyük İstanbul depremi için kaç tane ekip ve ekipman hazırlandı? Kahramanmaraş depremlerinde gördük, beton delici aletler hayati önem taşıyor. AKP yönetimi bu stratejik adımları neden atmıyor? AKP halkı aldatan, kandıran bir organizasyon haline gelmiştir. Ülkenin esas beka meselesi budur.”