İstanbul’da Toplu Ulaşıma Zam Ertelendi!
Erhan Adem, Süt Üreticilerinin Sorunlarını Dinledi: Tigem Görevini Yapmıyor. Tigem İşletmeleri Ve Et Ve Süt Kurumu Mutlaka Damızlık Üretimi Yapmalı. Tohum Üretip Çiftçiye Dağıtmalı”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, “Niğde’de birçok üretici maalesef üretimini bitirdi, süt ineklerini kesime gönderenler var. Bu sistemle bu çiftlik ayakta kalamaz. TİGEM’in tohum üretip çiftçimize mutlaka dağıtması gerekirken TİGEM arazilerini 49 yıllığına kiraya veriyor, maalesef görevini yapmıyor. Uluslararası tohum şirketleri tüm piyasayı eline geçirmiş. Elektriğe devamlı zam geliyor, mazot olmuş 40 lira. Sütün maliyeti kimi yerlerde 14 lira, kimi işletmelerde 15 lira. Bu şekilde ayakta kalma şansları yok. En geç bir hafta içinde göreceksiniz, yeme mutlaka zam gelecek” dedi.
CHP Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Gölge Bakan Erhan Adem, Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından açıklanan süt fiyatlarını, değerlendirdi. Adem, Niğdeli süt üreticilerinin sorunlarını dinledi.
“ÜRETİCİ ÇOK ZOR DURUMDA. BEN 1 LİTRE SÜTÜ 13 LİRAYA MAL EDİYORUM. USK’NİN BELİRLEDİĞİ FİYAT, 13 BUÇUK LİRA”
Süt besiciliği yapan Niğdeli vatandaş şunları söyledi:
“Süt fiyatları geride kalmışken geçtiğimiz günlerde USK toplantı yaptı. Toplantı sonucunda, çok komik bir rakam çıktı ortaya, biz bundan çok rahatsız olduk. Üretici çok zor durumda. USK’nin üyeleri kim, onu da bilmiyoruz. Biz kalem kalem yazıyorum: Toplam bir tane hayvan günlük 253 lira yiyor; kaba yemi ve kesif yemi. Bunun da kaba yemini biz daha önceden temin ediyoruz, depolayabiliyoruz. Ama kesif yemi depolayamıyoruz. 253 lirayı süt ortalamasına böldüğümüz zaman, ben 1 litre sütü 13 liraya mal ediyorum. USK’nin belirlediği fiyat, 13 buçuk lira. Üreticinin sırtından para kazanan herkes, üzerine koyarak devam ediyor. Bu işletmede; taşıyıcı var, durak demiri var, seyirci sistemi var, sağım ünitesi var, soğutma tankı var. bunun gibi onlarca kalem malzeme var. Herkes bunların üzerine koyarak para kazanıyor. Enflasyona yenik düşmüyor biz de bekliyoruz, birileri sütümüze zam yapacak da biz de para kazanacağız diye. Bu düzenin değişmesi lazım. Dünyada uygulanan bir yem/süt paritesi var. Ben 1 litre süt sattığım zaman, 1 buçuk kilo yem alabilmeliyim. Bunu uygulamadığımız sürece olmuyor. Yeme haftada bir zam geliyor, biz sütümüze zam gelecek diye bekliyoruz. Yeme zam gelince, bu süte anında zam vermeleri gerekiyor ki üretici ayakta durabilsin.”
“TİGEM’İN TOHUM ÜRETİP ÇİFTÇİMİZE DAĞITMASI GEREKİRKEN TİGEM ARAZİLERİNİ 49 YILLIĞINA KİRAYA VERİYOR, GÖREVİNİ YAPMIYOR”
CHP’li Adem, şu değerlendirmeyi yaptı:
“13 buçuk lira süt, maalesef üreticimizi kurtarmıyor. Yeme son 1 ayda 3 kere zam geldi. Şimdi tekrar zam geleceği söyleniyor. Yani süte zam geldikçe yeme de zam geliyor. Üreticinin maliyeti artıyor. Bu maliyetlerle bu işin içinden gerçekten çıkılmaz. Niğde’de birçok üretici maalesef üretimini bitirdi, süt ineklerini kesime gönderenler var. Bu sistemle bu çiftlik ayakta kalamaz. Çiftçimizin söylediği gibi, bu işten vazgeçerse tekrar dönüşü çok zor olur. Sığır alıp koymak mesele haline gelir. Burada Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün (TİGEM) Et ve Süt Kurumu’nun ve yem sanayinin tekrar organize edilip çalışır hale getirilmesi gerekiyor. Maliyetlerin aşağı çekilmesi gerekiyor. Ancak o şekilde bir çözüm üretilir. TİGEM’in tohum üretip çiftçimize mutlaka dağıtması gerekirken TİGEM arazilerini 49 yıllığına kiraya veriyor, maalesef görevini yapmıyor. Uluslararası tohum şirketleri tüm piyasayı eline geçirmiş. Elektriğe devamlı zam geliyor, mazot olmuş 40 lira. Sütün maliyeti kimi yerlerde 14 lira, kimi işletmelerde 15 lira. Bu şekilde ayakta kalma şansları yok. En geç bir hafta içinde göreceksiniz, yeme mutlaka zam gelecek.”
“BİZ ASLINDA ÜRETMİYORUZ. BU DÖNGÜYÜ BİTİRMEMİZ LAZIM”
Başka bir besici şöyle konuştu:
“Stok maliyetleri var, bunları bir yıl öncesinden tedarik ediyorlar. Yatırım maliyetleri var. Bu işletmeler kolay kurulmuyor. Çok ciddi paralarla kuruluyor. Ayrıca yemin yüzde 52-53 ham maddesi yurt dışından geliyor. Biz burada düvelerimiz, hayvanlarımız ıskartaya ayrıldığında gidip yurt dışından düve getiriyoruz. Kaliteli düve üretimi yapamıyoruz. Yani biz, dışarıdan getirdiğimizi üretmiş gibi oluyoruz. Biz aslında üretmiyoruz. Bu döngüyü bitirmemiz lazım. Buna birlikleri çok ciddi şekilde el atıp bu konuyla alakalı şapkalarını önlerine koymasını istiyoruz. Kendimiz kaliteli ham madde üretemediğimiz için kaliteli ham madde dışarıdan geliyor.”
“LİYAKATLİ BİR EKİP OLUŞTURULSA BU SİSTEM DÜZELİR”
Adem, şunları söyledi:
“TİGEM işletmeleri ve Et ve Süt Kurumu mutlaka damızlık üretimi yapmalı. TİGEM, tohum üretip çiftçiye dağıtmalı ki dışarıdan gelen ham maddeyi çiftçimizin kendisi üretsin. Liyakatli bir ekip oluşturulsa aslında bu sistem düzelir.”