Veli Ağbaba: ”Türkiye’nin yüzde 70’ini CHP’li Belediyeler yönetiyor”
Zeliha Aksaz Şahbaz: “İktidar Tüm Modern Ordularda Var Olan Ve 100 Yılı Aşkın Tecrübe İle Katkıları Ortada Olan Askeri Sağlık Sistemini Yeniden Kurmak İçin Neyi Beklemektedir?”
CHP Sağlık Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, “Askeri hastanelerin tekrar açılacağı söylemlerine rağmen henüz hiçbir somut adım atılmamıştır. Kuzeyde ve güneyde sürekli çatışmaların yaşandığı, istikrarsız bir bölgede ve terör tehdidi altındaki ülkemizde askeri hastanelerin açılması büyük bir önem arz etmektedir. Alanında uzman hekim ve sağlık personelinin bulunduğu hastanelerin varlığı olası bir saldırıda, askerlerin hayatta kalma olasılığını çok artıracaktır. İktidar tüm modern ordularda var olan ve 100 yılı aşkın tecrübe ile katkıları ortada olan askeri sağlık sistemini yeniden kurmak için neyi beklemektedir? CHP olarak askeri hastanelerin yeniden açılması ve askeri hekimlere yönelik tıp fakültesi ve eğitim hastanesi olarak Gülhane Askeri Tıp Fakültesi’nin Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nden ayrılarak yeniden yapılandırılmasını bekliyoruz” açıklamasını yaptı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, bugün CHP Genel Merkezi’nde askeri hastaneler ve Gülhane Askeri Tıp Fakültesi’nin Sağlık Bakanlığı’na devredilmesinin sonuçları ile ilgili açıklama yaptı. Aksaz Şahbaz, şunları söyledi:
“22-23 Aralık 2023 tarihlerinde, Kuzey Irak Pençe Kilit Operasyonu’nda, hain terör örgütünün saldırıları sonucunda, 12 askerimiz şehit oldu, 13 askerimiz de yaralandı. Acımız büyük. Öncelikle şehitlerimize Allah’tan rahmet, acılı ailelerine ve Türk ulusuna baş sağlığı ve sabır diliyorum. Yaralı askerlerimizin de bir an önce şifa bulması dileğiyle acil şifalar diliyorum.
Harekatlardaki kayıplarımızın ardından askeri hastanelerin neden kapatıldığı, bu kayıplarda askeri hastanelerin sivil hastane olarak hizmet vermesinin rolünü sorgulama zamanı gelmiştir. Bilindiği gibi Gülhane Askeri Tıp Akademisi dahil, 34 hastanemiz 15 Temmuz darbe girişiminin adından Sağlık Bakanlığı’na ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne devredilmiştir. Bir OHAL KHK’sı ile hızlı bir şekilde, sorgulanmadan bu devir gerçekleşmiştir. Bu hastanelerin iki tanesi kapatılmış, 24 tanesi devlet hastanelerine bağlı ek bina olarak hizmete devam etmektedir.
Hastane olarak kalanlar da diğer bağımsız olarak kalanlar da askeri hastane olma niteliğini kaybetmiş ve sivil hastane olarak Sağlık Bakanlığı’na devlet hastanesi olarak hizmet vermeye devam etmektedir. Özlük haklarını kaybeden hekimler ve sağlık personeli; emekli olmuş görev yerleri değiştirilmiş ya da tayin olarak değişik yerlerde görev yapmaya başlamışlardır. Tecrübeli ekiplerin dağılması, özellikle harp cerrahisi gibi alanlarda, doktor ve sağlık personelinin eğitimi ve müdahale yeteneği olumsuz yönde etkilenmiştir. Askeri hastanelerin sivil hastane olarak Sağlık Bakanlığı’na devredilmesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri geniş çaplı harekât görevleri yapan ve teröristle mücadele harekâtı icra eden ancak askeri sağlık sistemi olmayan nadir ordulardan biri haline gelmiştir.
Operasyonlarda yaralanan, mayın gibi ağır vücut travması yaşayan ve çok hızlı ve özel müdahale gerektiren yaralılarımızın sivil hastanelerde tecrübesi yetersiz olan ekipler tarafından gerekli cerrahi ve tıbbi müdahalenin yapılması ne kadar mümkün olmaktadır? Bu soruların cevabı yoktur.
GATA başta olmak üzere tüm askeri hastanelerimizin Sağlık Bilimleri Üniversitesi aracılığıyla Sağlık Bakanlığı’na bağlanması sonrasında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sağlık hizmet ihtiyacının ne ölçüde karşılandığı, niteliğinin tespiti ve neticesinde GATA ve diğer hastanelerin yeniden açılmasına ihtiyaç olup olmadığının belirlenmesi amacıyla 26 Ocak 2023 tarihinde CHP olarak bir TBMM’de grup önerisi verilmiştir. Ne yazık ki bu öneri dikkate alınmadan, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedilmiş ve sorunların tespiti ve çözüm geliştirme yolu engellenmiştir.
Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi Türkiye tıp tarihi ve eğitiminde askeri hekimliğin yeri çok önemlidir. Gülhane Askeri Tıp Akademisi gerek verdiği sağlık hizmeti gerekse yetiştirdiği hekimlerle benzersiz bir yere sahiptir. Kimyasal, biyolojik, radyolojik, nükleer silahlardan kaynaklanan yaralanmalara karşı tedavi yöntemleri; hava, uzay, su altı hekimliği; harp cerrahisi gibi çok özel uzmanlık gerektiren alanlar sivil tıp fakültelerinin eğitim müfredatında ne yazık ki yer almamaktadır.
GATA ve askeri hastanelerin devri ile askeri hekimliğin 100 yılı aşkın tecrübesi ortadan kaldırılmış bu hastanelerin hizmet verdiği dönemde ihtiyaç halinde gönderilen tecrübeli ve yetkin ekiplerce hızlı ilk müdahale, değerlendirme ve transferin yapıldığı bir sistem yok edilmiştir.
Dünyanın önemli ordularının neredeyse tamamının, kendine bağlı bir sağlık sistemi vardır. Bu durumda etrafı adeta ateş çemberinde olan ve sürekli harekât halinde bulunması gereken Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı bir sağlık sisteminin olmaması büyük bir eksikliktir.
Askeri hastanelerin tekrar açılacağı söylemlerine rağmen henüz hiçbir somut adım atılmamıştır. Kuzeyde ve güneyde sürekli çatışmaların yaşandığı, istikrarsız bir bölgede ve terör tehdidi altındaki ülkemizde askeri hastanelerin açılması büyük bir önem arz etmektedir.
Alanında uzman hekim ve sağlık personelinin bulunduğu hastanelerin varlığı olası bir saldırıda, askerlerin hayatta kalma olasılığını çok artıracaktır. İktidar tüm modern ordularda var olan ve 100 yılı aşkın tecrübe ile katkıları ortada olan askeri sağlık sistemini yeniden kurmak için neyi beklemektedir? CHP olarak askeri hastanelerin yeniden açılması ve askeri hekimlere yönelik tıp fakültesi ve eğitim hastanesi olarak Gülhane Askeri Tıp Fakültesi’nin Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nden ayrılarak yeniden yapılandırılmasını bekliyoruz.”
