23 Kasım 2024 Cumartesi

Tülay Hatimoğulları: “Akp’nin Genel Başkanı’na Soruyorum; Siz Kaç Ülkenin Ya Da Toplumun Ya Da Kaç Savaşın Çözümünde Rol Aldınız? Hiç. Neyin Garantörü Olacaksınız? Hiçbir Şeyin Garantörü Olamazsınız”

HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, TBMM grup toplantısında; “İsrail ile ticari ve askeri anlaşmalarınızı devam ettirdiğiniz sürece siz, hiçbir şey yapamazsınız. Filistin halkının yanında olamazsınız. Diyor ki ‘garantör olalım, barış sağlayalım.’ Kesinlikle ateşkes çağrımız bakidir yineliyoruz buradan da ama buradan ben AKP’nin Genel Başkanı’na soruyorum: Siz kaç ülkenin ya da toplumun ya da kaç savaşın ya da kaç çatışmanın çözümünde rol aldınız? Hiç. Hangi barışı sağlamak için elinizi taşın altına koydunuz? Hiç. Neyin garantörü olacaksınız? Hiçbir şeyin garantörü olamazsınız” dedi.

HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, bugün TBMM’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hatimoğulları’nın konuşması özetle şöyle:

“Bugün Ekim Devrimi’nin 106. yıl dönümü. 20. yüzyılın en önemli gelişmelerinden biriydi Ekim Devrimi. Tarih boyunca işçi sınıfına ve dünya halklarına ilham kaynağı olmayı başardı. Ekim Devrimi’nin yıl dönümünü selamlarken özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde yitirdiğimiz yoldaşlarımız saygıyla anıyorum ve onların bayraklarını asla yerde bırakmayacağız. Ekim Devrimi’nin hayalleri gerçek olana kadar da mücadelemiz devam edecek.

“GENÇLER, KYK YURTLARINDA BOZUK ASANSÖRLERDE CANLARINI KAYBEDİYOR AMA BU İKTİDAR, BU YÖK BUNLARA TAMAMEN SEYİRCİ KALIYOR”

Gençler diyor ki ‘bizler barınamıyoruz.’ Gençler diyor ki ‘biz yoksullaştık.’ Yoksulluktan dolayı intihar eden genç sayısı gittikçe artıyor. Gençler, KYK yurtlarında bozuk asansörlerde canlarını kaybediyor ama bu iktidar, bu YÖK bunlara tamamen seyirci kalıyor. Asansörler bozuktu, tamir etmemiştik binmeseydi çocuklar diyen anlayış düpedüz bu katliamı seyretti. Orada yitirdiğimiz gencimiz bir kaza sonucu yaşamını yitirmiş diyemeyiz.

“İSRAİL İLE TİCARİ VE ASKERİ ANLAŞMALARINIZI DEVAM ETTİRDİĞİNİZ SÜRECE SİZ, HİÇBİR ŞEY YAPAMAZSINIZ”

Bütün dünyanın izleyici olduğu bir İsrail-Filistin savaşıyla karşı karşıyayız. Gece gündüz demeden İsrail, Gazze’yi bombalıyor. Bu savaş bitene dek bizler burada mazlum Filistin halkının haklarını savunmaya devam edeceğiz Dünya bu savaşı izleyerek karşılıyor. Bunu kabul etmek mümkün değil. Filistin halkına gerçekte sahip çıkmak lazım. Bunun için de izleyici pozisyondan çıkılması gerekiyor. Bir tek devletin doğru düzgün kılı kıpırdamıyor. Biz bu kürsüden defalarca çağrı yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz. İsrail ile ticari ve askeri anlaşmalarınızı devam ettirdiğiniz sürece siz, hiçbir şey yapamazsınız. Filistin halkının yanında olamazsınız. Diyor ki garantör olalım, barış sağlayalım. Kesinlikle ateşkes çağrımız bakidir yineliyoruz buradan da ama buradan ben AKP’nin Genel Başkanı’na soruyorum: Siz kaç ülkenin ya da toplumun ya da kaç savaşın ya da kaç çatışmanın çözümünde rol aldınız? Hiç. Hangi barışı sağlamak için elinizi taşın altına koydunuz? Hiç. Neyin garantörü olacaksınız? Hiçbir şeyin garantörü olamazsınız. Bir kere Türkiye’de Kürt sorunu capcanlı ortadayken, bu kadar barış yanlısı insanların çağrısına siz cevap vermezken hangi barıştan, hangi garantörlükten bahsediyorsunuz?

“SEVGİLİ CAN ATALAY Kİ BİR DEPREM KENTİ MİLLETVEKİLİ VE ŞU AN DIŞARIDA OLMASI GEREKİYORDU VE YARALARIN SARILMASINA KATKI VERİYOR OLMASI GEREKİYORDU”

Seçilmiş bir milletvekili olan sevgili Can Atalay ki bir deprem kenti milletvekili ve şu an dışarıda olması gerekiyordu ve yaraların sarılmasına katkı veriyor olması gerekiyordu. Anayasa’nın kararına rağmen serbest bırakılmadı. Tecrit, kayyım rejimi devam ediyor. Sonra diyorlar ki Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında demokrasi, özgürlükler çok çok çok… Ama aslında hiçbirisi yok bunların.

“2024 BÜTÇESİ SERMAYENİN, SAVAŞIN VE YOKSULLUĞUN BÜTÇESİDİR”

Parlamento’nun şu an en önemli gündemlerinden biri bütçe görüşmeleri şu an komisyon aşamasında devam ediyor. Şimdi 2024 bütçe görüşmeleri başlamışken bu iktidarın tercihlerini, bu açıklıkları gidermek üzere yapmadığını, yandaşları ve sermayeyi güçlendirmek için yaptığını zaten biliyoruz. İşçinin, emekçinin, yoksulun payına bu bütçeden zam, enflasyon ve güvencesizlik düşüyor. 2024 bütçesi sermayenin, savaşın ve yoksulluğun bütçesidir.

“KAYYIMLARA FELEĞİN TOKADINI VURACAĞIZ BU SEÇİMLERDE”

Malum beş ay sonra yerel seçimler ve şu an Türkiye’nin aslında en temel gündemlerinden biri aslında yerel seçimler. HEDEP olarak yerel seçimler stratejisi üzerinde çalışmalarımızı yoğunlaştırmış durumdayız. Konferans kararlarımızda olduğu gibi buradan da bir kez daha bütün halklarımıza duyuruyoruz: Adaylarımız sandık kurarak halkın iradesiyle belirleyeceğiz. 11-12 Kasım’da Ankara’da yerel yönetimler konferansımızı gerçekleştireceğiz. Kayyımlara feleğin tokadını vuracağız bu seçimlerde. Bunun için gece gündüz demeden çalışmak zorundayız. Halkımızın iradesini gasp edenlere karşı bunu bir onur mücadelesi, bir yaşam hakkı mücadelesi olarak göreceğiz. Lütfen hiç kimse seçimlere kadar evinde oturmasın. Mahallemizde gitmedik, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmayalım. Mahallelerden köylere kadar çalışma yürütmek üzere partilerimize başvuralım ve görevlerimizi üstlenelim. Belediyeler halkındır, halkın evidir. Biz evimize sahip çıkacağız.”

 

İlgili Haberler