KILIÇDAROĞLU, CUMHURBAŞKANI OLURSA KÜLLİYEYİ NE YAPACAĞINI AÇIKLADI: “BİR KISMINI ‘İSRAF MÜZESİ’ YAPABİLİRİZ”
Barınamıyoruz Hareketi, Gençlik Ve Spor Bakanlığı’na Rapor Sundu: “Türkiye Cumhuriyeti, Her 10 Gençten Yalnızca 1’İne Barınma Desteği Sağlayabiliyor”
Haber: CEYLAN SAĞLAM / Kamera: ONUR BİNGÖL
Barınamıyoruz Hareketi’nden öğrenciler barınma sorununa ilişkin, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na hazırladıkları raporu sundu. Raporda, “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun içinde bulunduğu fiyat istikrarsızlığı, artan yaşam maliyetleri, fahiş kiralar cenderesinden en çok etkilenen her 10 gençten yalnızca 1’ine barınma desteği sağlayabiliyor” denildi. Öğrencilerden Şevval Sarı, “Enes Kara’yı unutmadık hala. Biliyoruz, Enes Kara gibi yüz binlercesi var bu ülkede. Cemaat yurtları da kapatılsın ve KYK açılsın. Biz buradayız, devam ediyoruz” dedi.
Barınamıyoruz Hareketi’nden öğrenciler barınma sorununa ilişkin hazırladıkları raporu, dün Gençlik ve Spor Bakanlığı’na sundu. Bakanlığa sunulan raporda şu bilgilere yer verildi:
“BURS VE KREDİ MİKTARI ASGARİ ÜCRETİN GÜNCEL VE EN DÜŞÜK DEĞERLE YÜZDE 11’DE KARŞILIK BULMUŞTUR”
“Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın verilerine göre kredi alan öğrenci sayısına dair ilk veri, burs verilerinden farklı olarak 2002’den başlıyor. 2002’deki burs ödemesinin miktarı 45 lira, aynı yıl asgari ücret ise 184 Lira. Burs ve kredi miktarı asgari ücretin yüzde 24’üne karşılık gelmekte. 2002’den günümüze burs/kredi miktarları ile asgari ücretler arasındaki yüzde değerleri aşağıdaki tabloda basitçe sunuyoruz. Değerler 15-16 yıllık bir yükselişten sonra 2019 yılı ile birlikte 2002’deki başlangıç seviyesine gelmiş ve değerlerin düşüş trendi devam ederek güncel ve en düşük değerle yüzde 11’de karşılık bulmuştur. 2002 yılından bu yana, öğrenci sayısına göre yurt kapasitelerinin en düşük yüzdelerine sahip olunan yıllarda dahi görülmemiş, en fazla kapasite artışı 2021 yılının Eylül ayı ve sonrasına yani Barınamıyoruz Hareketi’nin faaliyetlerine başlamasıyla birlikte olmuştur. 2021’de 734.239 olan yurt kapasitesi 2022’de 850.000’e yükseltilmiştir. Hemen önceki yıllarda ise toplam kapasite 2019’da 677 binden 2020’de 698 bine, 2021’de ise 734 bine yükseliyor. 2022 yılındaki bu büyük ivmeye en yakın artış, 2015’ten 2016 yılına geçişte 102 bin ile gerçekleşiyor. Her iki artışa da bir aciliyet duygusu ve eksikliğin toplumsal olarak bariz biçimde hissedilmesinin neden olduğunu görebiliyoruz.
“HER 10 GENÇTEN YALNIZCA 1’İNE BARINMA DESTEĞİ SAĞLAYABİLİYOR”
2022-2023 öğretim yılında en yüksek mezuniyet sayısına ulaşıyoruz ve toplam öğrenci sayısı 1.346.817 kişi azalmışken yurt kapasitelerinde en yüksek artışı görüyoruz. 2022’de 850.000 kişilik yurt kapasitesi ve 6.950.142 milyon öğrenci. Yüzde 12’lik bir değer ve her 10 öğrenciden birine sağlanan yurt imkânıyla son yılların en yüksek sayılarına ulaşıyoruz. Tüm evlatlarını kucaklayan Türkiye Cumhuriyeti her 10 öğrenciden birine yurt imkânı sağlayabilme kudretine eriştiğini zafer edasıyla ilan ediyor. 21 yıllık genç odaklı anlayışa sahip Türkiye Cumhuriyeti, toplumun içinde bulunduğu fiyat istikrarsızlığı, artan yaşam maliyetleri, fahiş kiralar cenderesinden en çok etkilenen her 10 gençten yalnızca 1’ine barınma desteği sağlayabiliyor. Üstelik 2021 sonrasında Barınamıyoruz Hareketi olarak Türkiye’nin dört bir yanındaki yurtta kalan öğrencilerden 3 kişilik odaların 4, 6 kişilik odaların 8, 8 kişilik odaların 10 kişiye çıkarıldığı haberlerini alıyoruz ve kapasitelerin nasıl arttığının farkındayız.”
“BARINMA SORUNU, EĞİTİM SORUNUNUN YAPI TAŞI”
Barınamıyoruz Hareketi’nden Ozan Deniz Ödemiş, barınma sorununa ilişkin ANKA Haber Ajansı’na şu değerlendirmede bulundu:
“Barınma sorunu, eğitim sorununun yapı taşı. Bir öğrencinin en temelde bir yatağı, masası olması gerekiyor. Birçok arkadaşımız o gün nerede yatacağını bilemeden okuluna gidiyor. O gecesini düşünüyor. Burslar yetersiz, yurtlar yetersiz, her şey yetersiz. Bir yanan çalışmak zorundasınız, eğer ve çıktıysanız ihtiyaçlarınızı karşılamak için. O zaman öğrenciliğiniz de yarım yamalak bir şey oluyor. Bu sorun çözülmezse eğitim sorunu daha da büyüyecek.
Okullar yeni başladı. Birinci sınıflar, hazırlıklar var. Onlar ev bulma, yurt bulma derdindeler. Bu bizim eylem biçimimizdi ama gerçekten yurtlarda yatan insanlar var ya da bir arkadaşında, akrabasında kalmak zorunda kalanlar var. Onun dışında bursların yetersizliği, ihtiyaçlarını karşılayamama, karnını doyuramama gibi bir sürü sorun var aslında.
“DOĞRU CEVAP ALMAZSAK BİZ TEKRAR BARINMA NÖBETLERİNE BAŞLAYACAĞIZ”
Burada raporumuzu sunduk. Bakanlıktan bir cevap bekliyoruz. Çarşamba günü de Kültür Ve Turizm Bakanlığı’na gideceğiz, cemaat yurtları ve otelleri denetledikleri için. Cuma günü de KYK önüne gideceğiz. Biz bu bakanlıklardan ve müdürlüklerden cevap bekliyoruz. Bize bir şey söylesinler. Doğru cevap almazsak biz tekrar barınma nöbetlerine başlayacağız. Sokaklarda, parklarda yatmaya başlayacağız.”
“BİLİYORUZ, ENES KARA GİBİ YÜZ BİNLERCESİ VAR BU ÜLKEDE”
Şevval Sarı ise şunları söyledi:
“Barınamıyoruz Hareketi olarak 2 yıl önce başladık eylemlerimize. 2 yıl önce inanılmaz bir derecede kira artışı oldu. Öğrenciler yurda yerleşemiyor, eve çıkamıyor; ev kiraları çok fazla arttı. Bizim taleplerimiz çok net, kapasiteler artırılsın. Ama 14 metrekarelik odalarda 6 kişi kalmayalım. Yurt artırılsın, bütçe nereye gidiyor biz bunu sormak istiyoruz. Gençliğin bütçesi nerede, bakanlığın bütçesi nerede? Madem KYK yapılmıyor, ne yapıyorlar o zaman? Hala daha bitmeyen KYK yurtları var. Açacağız dediler, okul başlayalı iki hafta oldu hala açılmadı. 10 öğrenciden 9’umuz açıkta kalıyor. 10 öğrenciden sadece 1 tanesi yurda yerleşiyor. Ankara’da yüzde 200 arttı kiralar. Eve çıkacağım bulamıyorum, en düşük evler 10 bin liradan başlıyor.
Enes Kara’yı unutmadık hala. Biliyoruz, Enes Kara gibi yüz binlercesi var bu ülkede. Bunun hepsinin farkındayız. Cemaat yurtları da kapatılsın ve KYK açılsın. Biz buradayız, devam ediyoruz. Birlikte yapabiliriz. Tüm isteklerimizi kabul ettirebiliriz.”