ABB VE ANKARA BİLİM ÜNİVERSİTESİ İŞ BİRLİĞİYLE YAZILIM EĞİTİMLERİ BAŞLADI
Yargıtay’ın “Kayyum Atansın” Kararı Verdiği Hak-İş’e Bağlı Öz Sağlık-İş’e Atanan Kayyum Heyetinde Sendikanın Eski Avukatı Da Yer Aldı
TAMER ARDA ERŞİN
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin kayyum kararı verdiği Hak- İş’e bağlı Öz Sağlık-İş’e atanan 3 kişilik kayyum heyetine sendikanın eski avukatının da yer aldığı ortaya çıktı. Sendika üyesi bir işçi, “Kayyum heyetinin tarafsız, adil ve hukuka uygun şekilde görev yapacak kişilerden oluşması gerekmez mi” diye tepki gösterdi.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin seçilmeyen delegelerle yapıldığı gerekçesiyle 3. Olağan Genel Kurulu’nu iptal ettiği Hak-İş’e bağlı Öz Sağlık-İş Sendikası’na genel kurulu yapılıncaya kadar 3 kişilik kayyum heyeti atanmasına karar vermişti. Sendikaya atanan kayyum heyetinde sendikanın eski avukatı Mustafa Avcı’nın da olduğu ortaya çıktı. ANKA Haber Ajansı’nın ulaştığı 22 Nisan 2019 tarihli vekalet belgesine göre Mustafa Avcı’nın sendika lehine ve aleyhine yetkili olduğu görüldü.
ANKA’ya konuşan sendika üyesi bir işçi, sendika avukatının kayyum olarak atanmasını eleştirerek “Hak-İş Konfederasyonu’na bağlı Öz İplik-İş sendikasının da halen kadrolu çalışanı. Kayyum heyetinin, tarafsız, adil ve hukuka uygun şekilde görev yapacak kişilerden oluşması gerekmez mi? Kayyum kıtlığı varmış gibi görevden el çektirilen sendika genel başkanının avukatını aynı sendikaya kayyum olarak atamak ta neyin nesi ki” diye sordu.
NE OLMUŞTU?
Hak-İş’e bağlı Öz Sağlık-İş’in 3. Olağan Genel Kurulu’nun “delege seçimi yapılmadan belirlenen delegelerle” yapıldığı iddiasıyla iptali istenmişti. Ankara 4. İş Mahkemesi’nde açılan davada, mahkeme davanın reddine karar vermişti. Dosya istinafa gitmişti. Davacı Meliha Melek Kocaer, istinaf dilekçesinde genel kurula ilişkin şunları kaydetmişti:
“Sendika genel kurulu demokratik esaslara uygun ve sıhhatli bir şekilde oluşmadı, çünkü sendikanın 3. Olağan Genel Kurulu’na katılacak delegelerin seçimi kanuna, sendika tüzüğüne ve delege seçim yönetmeliğine aykırı olarak yapıldı. Hatta sahte seçim tutanakları düzenlenerek hiç delege seçimi yapılmadan, seçimler yapılmış gibi gösterilerek delegeler belirlendi… Bu nedenle genel kurul hukuka uygun olarak oluşmadı. Genel kurulun tümden iptali gerek. Şubesi bulunmayan 75 ildeki yüzlerce işyerinde delege seçimi yapılacağı ilan edilmedi. Sahte belgelerle ilanlar yapılmış gibi gösterildi. Sendika yöneticileri ilanların asıldığı, indirildiği ve seçim yapıldığı tarihlerde ülkenin başka yerlerinde olup, belirtilen yerlerde olup olmadıklarının araştırılmasını talep ettiler ancak mahkeme HTS kayıtlarının celbinden vazgeçti. Görevlendirilen kişilerin ilan asma indirme tutanaklarında yer alan tarihlerde nerede oldukları ,ilgili kişilerin ve sendikanın internet sitesi ve sosyal medya hesaplarında yapılan basit bir inceleme ile ortaya çıkarıldı. Şube kongresi yapılan iller hariç hiçbir işyerine sandık konulmadı…”
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi, Kocaer’in delege seçimlerindeki usulsüzlük iddiasının “genel kuruldaki seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde olduğunu kanıtlayamadığını” belirterek, davayı esastan reddetmişti. Dosya Yargıtay’a gitmişti. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, “seçim yapılmadan belirlenen delegeler yani sahte delegelerle” genel kurulun yapıldığı iddiasına ilişkin hüküm kurarak, genel kurulun iptaline ve Öz Sağlık-İş’e kayyum atanmasına hükmetmişti. Öz- Sağlık-İş yönetimi Yargıtay’ın kararına ilişkin şu açıklamayı yapmıştı:
“Öz Sağlık-İş Sendikası olarak hukuka sonuna kadar saygı duymakla beraber, Sendikamız hakkında verilen bu kararı Adil, Hakkaniyetli ve Ölçülü bulmuyoruz. 20/21 Kasım 2021 tarihinde gerçekleştirdiğimiz 3. Olağan Genel Kurulumuzun iptal edilmesi istemiyle başlayan hukuki süreçte gelinen noktada; şubesi olmayan illerde yapılan delege seçimlerinin ve 3. Olağan Genel Kurulun yenilenmesine karar verilmiştir. Süreç sonunda Sendikamız yeni bir genel kurul yaparak yoluna devam edecektir. Tüzük ve yönetmeliğe aykırı bazı eksikliklerden kaynaklanan bu durumun ölçüsüz bir yaptırımla sonuçlanmış olması, hukuka olan güveni ve kamuoyu vicdanını zedelemiştir.
Özellikle belirtmek gerekir ki hem genel merkez yönetimi, hem de teşkilatlarımız yolsuzlukla, hırsızlıkla, sahtecilikle suçlanmamış, mahkeme sadece genel kurulun yenilenmesi kararını vermiştir. Sendika olarak hukukun gereği yerine getirilerek Mahkeme tarafından atanacak olan heyete, belirlenmiş görev ve süresi boyunca hem Sendikamız hem de teşkilatlarımız tarafından seçim süreçlerinde yardımcı olunacaktır.
Sendikamızın sağlık ve sosyal hizmet işkolunda bugüne kadar sürdürmüş olduğu faaliyetler, örgütlenme çalışmaları, toplu iş sözleşmesi görüşmeleri ve üyelerimizin haklarını savunmak adına açılmış olan davalarımıza aksatılmadan devam edilecektir. Yönetim Kurulu olarak veda etmiyor, kısa bir süre zorunlu olarak ara veriyoruz. Kayyum tarafından yapılacak olan Genel Kurul’da kanunen doğal aday sayılacağız. Öz Sağlık-İş teşkilatlarımız ve yeniden seçilecek olan delegelerimizin desteği ile kaldığımız yerden sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine hizmet etmeye devam edeceğiz.”