22 Kasım 2024 Cuma

İyi Parti Ankara İl Başkanlığı’dan Milli Eğitim Bakanlığı Önünde Açıklama: “Binlerce Öğrencimiz Okula Aç Giderken Bu Konuda Neden Önlem Alınmamaktadır? İktidar, Okullarda Ücretsiz Yemek Sözünü Yerine Getirmek İçin Neyi Beklenmektedir?”

İYİ Parti Ankara İl Başkanlığı, yeni eğitim öğretim yılının ilk gününde Milli Eğitim Bakanlığı önünde açıklama yaptı. İYİ Parti Ankara İl Başkanı Faruk Köylüoğlu, “İlkokul çağındaki yüz binlerce öğrencimiz okula aç giderken bu konuda neden önlem alınmamaktadır? İktidar, okullarda ücretsiz yemek sözünü yerine getirmek için neyi beklenmektedir? Burada bu açıklamaları yapmamızın engellemesinin sebebi nedir? Neden ‘Ne mutlu Türk’üm’ diyen bu insanlardan korkuyorsunuz” dedi.

2023-2024 eğitim-öğretim yılı bugün başladı. İYİ Parti, bugün 81 ilde ekonomik krizin eğitim masrafları konusunda ailelerin üzerinde yarattığı baskıyı ve okullarda Öğrenci Andı’nın okunmamasını eş zamanlı yaptığı açıklamalarla protesto etti. İYİ Parti Ankara İl Başkanlığı, açıklamayı Milli Eğitim Bakanlığı önünde yapmak istedi ancak güvenlik güçleri izin vermedi. Parti yöneticileri ve emniyet güçlerinin müzakeresi sonucunda açıklama bakanlığın önünde yapıldı. Açıklamaya İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba, Ankara parti yönetimi ve üyeler katıldı.

Köylüoğlu, konuşmasına güvenlik güçleri ile yapılan tartışmayı anlatarak; “Kamuoyuna bir duyuru yapmak istedik ve burada ‘Varlığımız Türk varlığına armağan olsun, ne mutlu Türk’üm’ demek için geldik. Bu engelleme bize doğru gelmiyor, bunu da belirterek konuşmama başlamak istiyorum” sözleriyle başladı.

Partililer açıklamadan önce hep birlikte bakanlık önünde Öğrenci Andı’nı okudular. Açıklamayı yapan Faruk Köyloğlu’nun konuşmasında şunları söyledi:

İDEOLOJİK HEDEFLER DOĞRULTUSUNDA ŞEKİLLENDİRİLMEK İSTENDİĞİNİN FARKINDAYIZ”

“Eğitim politikalarını önceleyen ve Cumhuriyet değerlerini içselleştiren İYİ Parti mensupları olarak sahalardayız. Pek çok konuda olduğu gibi eğitim politikalarında da ipin ucunun kaçırıldığına tanık oluyoruz. Yeni kuşakların anayasamızda da öngörülen milli ve manevi değerlerin yanı sıra Atatürkçü, laik, çağdaş ve bilimin ışığında yetiştirilmesi amaç ve hedefinden hızla uzlaşmakta olduğumuzun, evrensel kriterlerden öte bir garip ideolojik hedefler doğrultusunda şekillendirilmek istendiğinin farkındayız.

Pedagojik formasyonu ve lisans eğitimi olmayan kişilerin değişik adlarla veya kaçak yapılar marifetiyle eğitim vermeye kalkıştıklarını dahi biliyor, bunlara göz yumulduğunu da şahit oluyoruz. Çağdaş ve modern eğitimle birlikte eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması her zaman olduğu öncelikli talebimizdir.

EĞİTİM SİSTEMİ BİREY YETİŞTİRME DEĞİL SEÇMEN YETİŞTİRME ÜZERİNE KURULUDUR”

İçinde bulunduğumuz eğitim sistemi birey yetiştirme değil seçmen yetiştirme üzerine kuruludur. Köy Enstitülerinin kapatılmasıyla başlayan ülkemiz eğitimindeki erozyon son 22 yıl içinde çok sayıdaki köy okullarının kapatılmasıyla derinleştirildi. Müfredat düzenlemelerinin Cumhuriyet değerlerinden uzaklaştırılarak yapılması, sözünü ettiğimiz gizli ajandalı bir kurgunun hayata geçirilmesi amaçlıydı. Türk eğitim sisteminde bilinçli bir yozlaştırmayı beraberinde getirdi.

Yargı kararına rağmen keyfi bir uygulamayla beraber andımızın yasaklanması dahi milli eğitim ideallerimize vurulan en ağır darbelerden biri olmuştur. Çocuklarımızın ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ diye haykırmasından rahatsızlık duyanların gerçek niyetinin kimliksiz bir zihniyete sahip, kula kulluk eden bağımlı bireyler yetiştirmek olduğu net biçimde anlaşılmıştır.

Bir diğer konu da ailelerin belini büken ağır kırtasiye masraflarıdır. Bu yük devletimiz tarafından sübvanse edilmeli, okul ve derslik sayısının yetersizliği ile sınıf mevcudiyetlerinin aşırı kalabalıklığından kaynaklanan sorunlar giderilmelidir.

Türkiye’de ilkokul 4. sınıfların yüzde 40’ı ve 8. sınıfların yüzde 46’sı okula aç gidiyor ve tam 1 milyon çocuk açlık sınırında bulunuyor. İYİ Parti olarak çocuklarımıza okullarda beslenme projesi geliştirmiştik. İktidara sesleniyoruz; verdiğiniz ücretsiz yemek sözünü yerine getirin. Öğretmenlerin açlık sınırında çalıştırılmalarının özellikle özel okullarda önüne geçilmeli. Ebeveynlerin üzerindeki maddi manevi ekstra bir yük olan servis çilesine son verilmelidir.

İLKOKUL ÇAĞINDAKİ YÜZ BİNLERCE ÖĞRENCİMİZ OKULA AÇ GİDERKEN BU KONUDA NEDEN ÖNLEM ALINMAMAKTADIR?BU AÇIKLAMALARI YAPMAMIZIN ENGELLEMESİNİN SEBEBİ NEDİR”

İlkokul çağındaki yüz binlerce öğrencimiz okula aç giderken bu konuda neden önlem alınmamaktadır? İktidar, okullarda ücretsiz yemek sözünü yerine getirmek için neyi beklenmektedir? Burada bu açıklamaları yapmamızın engellemesinin sebebi nedir? Neden ‘Ne mutlu Türk’üm’ diyen bu insanlardan korkuyorsunuz?”

 

İlgili Haberler