ABB’NİN ‘ENGELSİZ ÇOCUK GÜNDÜZ BAKIMEVİ’NE KAYITLAR DEVAM EDİYOR
Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul’dan Okullarda Din Derslerinin Sayısının Artırılmasına Tepki: “Çedes’in Hayata Geçirilmesi Olarak Düşünüyoruz”
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 2023-2024 eğitim öğretim yılı haftalık ders çizelgesinde ortaokul ve liselerde din derslerinin sayısını artırmasına tepkiler sürüyor. Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul, ortaokullarda 16, liselerde 34 saate çıkarılan din dersleriyle ilgili “Haftalık ders çizelgesinin izlerken ‘Burası Türkiye mi’ sorusunu sormadan edemez kim baksa. Okullarda 40 saat program dışı etkinlikler var… Biz bunun ÇEDES’le ilgili olduğunu düşünüyoruz. ÇEDES’in hayata geçirilmesi için program dışı etkinliklerde sürecin içine koyulabilir” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 2023-2024 eğitim öğretim yılı ilk ve ortaöğretim haftalık ders çizelgelerinde din derslerinin saatini artırmasına tepkiler sürüyor. MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından yayımlanan yeni haftalık ders çizelgesine göre, ortaokulda din dersi 16 saate çıkarıldı. Öte yandan tüm ortaokullarda birinci sınıfta 18 saat Arapça dersi verilmesine olanak sağlandı.
Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul, yaklaşık 19 milyona yakın öğrenciyi ve 1 milyon 200 bine yakın eğitim emekçisini ilgilendiren bir konuda karar alınırken şuranın toplanmadığı ve sendikaların katılımının olmadığına dikkat çekti. Kurul, ANKA Haber Ajansı’na şunları söyledi:
“BURASI TÜRKİYE Mİ: Haftalık ders çizelgesinin izlerken ‘Burası Türkiye mi?’ sorusunu sormadan edemez kim baksa. AKP ve birlikte hareket ettiği partiler din ve vicdan özgürlüğüne aykırı bir süreci işletiyorlar. Sonuç itibariyle laiklik ilkesi rafa kaldırılmış durumda. Şimdiki düzenleme ile ilkokul 4. sınıfta iki saat zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersi zaten vardı. Bu dersin Anayasa’ya aykırı, çünkü ihlal kararı verdi Anayasa Mahkemesi. Yeni değişiklikle ortaokullarda 5-6-7-8. sınıflarda 16 saat din dersi getirilmiş oldu. Adı seçmeli gibi ama o ders grubu içerisinden en az bir dersi seçme zorunluluğu var. Çocuklar 16 saat din dersine teslim edilmiş durumdalar.
LİSELERDE 34 SAAT ZORUNLU DİN DERSİ: Liselere gelince olay biraz daha büyüyor. 9-10-11-12. sınıflarda 30 ile 34 saat arasında zorunlu din dersi uygulaması ile karşı karşıya kaldık. Neredeyse tüm okullarımız adeta imam hatip liseleri ve ortaokulların programlarıyla benzer bir programa doğru dönüştürülmeye başlanmış. Eğitim yöneticileri, il-ilçe milli eğitim müdürlükleri seferber oluyorlar. Okullarda milli eğitim müdürleri müdürleri seferber oluyor, öğretmenlerimizin bir kısmı ‘bu seçmeli dersi seçin…’. Nerede kaldı seçmeli dersin ortaya koyduğu özgürlükler?
ÇEDES’LE İLGİLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ: Okullarda 40 saat program dışı etkinlikler var. Bu etkinliklerin herhangi bir eğitim öğretim programıyla, ilkeleriyle uyumlu bir düzenleme olmaksızın 40 saat program dışı etkinliklerle karşı karşıya öğrenciler. Biz bunun ÇEDES’le ilgili olduğunu düşünüyoruz. ÇEDES’in hayata geçirilmesi için program dışı etkinlikler de sürecin içine koyulabilir.
FELSEFE ÖĞRETMENLERİ SÜRECİN İÇERİSİNDE YOK: Felsefe öğretmenleri adeta sürecin içinde yoklar. Felsefe öğretmenlerinin birçok alanı dışarda bırakılmış. Bu derslere kimler giriyor? Teologlar ve ilahiyatçılar giriyor. Eğitim fakültesi mezunu olup kamuoyunda atanamayan öğretmenler olarak bilinen 700 bine yakın işsiz öğretmen bugün programlarda ders verme konusunda görev alamayacaklar. İlahiyatçılar ve teologlara, eğitim fakültesi olmayan bu kişilere de haftalık ders çizelgeleriyle birlikte alan açılmış oluyor.
TOPLUM ‘LAİKLİK YAŞAMSALDIR’ DEMEZSE BU SÜREÇ DEVAM EDECEK: Eğer toplumdan bir itiraz belirmezse, eğer toplumsal muhalefet ‘laiklik yaşamsaldır’, ‘laiklik savunulmalıdır’ demezse bu süreç iktidar kaynakları ve aygıtları yoluyla devletin tüm organlarının seferber edilmesiyle bu şekilde sürecek. Çünkü laiklik mücadelesi öylesine bir kuru laiklik tanımlaması değil, bu bir sınıf mücadelesidir.”