Tbmm Bütçe Görüşmeleri… Deniz Demir: “Hükümetin Enerjiyle İlgili Tek Politikası Vardır O Da Zamdır. Vatandaşı Müşteri Olarak Gören Zihniyet Değişmedikçe Bu Sorunlar Bitmez”
Sinan Oğan: “14 Mayıs’ta Öncelikle Siz, Bu Ülkeden 13 Milyon Sığınmacı Gitsin Mi Yoksa Kalsın Mı, Onu Oylayacaksınız”
ATA İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan, “14 Mayıs seçimleri ülkemiz için bir kader seçimidir. 14 Mayıs’ta siz neyi oylayacaksınız? 14 Mayıs’ta öncelikle siz, bu ülkeden 13 milyon sığınmacı gitsin mi yoksa kalsın mı, onu oylayacaksınız. Sinan Oğan’a ve ATA İttifakı’na oy verirseniz; 13 milyon sığınmacı ve göçmen gidecek. Eğer diğerlerine verirseniz bir kısmı ensar, muhacir edebiyatı yapacak. Bir kısmı ‘gönüllü gönderelim’ diyecek. Ötekiler ‘davetiye çıkaralım’ diyecek. Bir tek ATA İttifakı kararlı bir şekilde sığınmacıların, kaçakların ülkelerine gönderileceği sözünü verecek” dedi.
ATA İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan, TRT’de cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimi için propaganda konuşmasını bu akşam diğer adaylarla birlikte yaptı. Oğan, şunları söyledi:
“Öncelikle bir cumhurbaşkanı adayı olarak sizlerin, bizlerin vergileriyle faaliyetlerine devam eden devletin yayıncılık ve haber sağlamada en önemli kurumu olan TRT’nin adaylara eşit şartlarda yer vermediğini ifade etmek isterim. TRT’nin ekranlarına çıkmışken TRT’yi size şikâyet etmek isterim. Biz, bütün adaylara eşit şekilde yer verilmesinin anayasal bir zorunluluk olduğunu ifade etmemize rağmen TRT ekranlarında ne yazık ki yeterince yer bulamıyoruz. Bizim de tam da aday olma sebeplerimizden birisi budur.
“DEVLETİN DİNİNİN ADALET OLDUĞU İLKESİ BÜTÜN VATANDAŞLARIMIZCA BENİMSENECEK”
Biz, bu ülkede adaleti sağlayacağız. Biz, bu ülkede haksızlığı ortadan kaldıracağız. Hiç kimse ne cumhurbaşkanı adayı ne herhangi bir vatandaş hakkının yenildiğini düşünmeyecek. Bizim cumhurbaşkanlığımız ve ATA İttifakı’nın yönetiminde vatandaşlarımızın adalet ihtiyacı olmayacak. Devletin dininin adalet olduğu ilkesi bütün vatandaşlarımızca benimsenecek ve bu devletimiz tarafından da herkese eşit bir şekilde gösterilecektir. Demokrasinin herkese lazım olduğu, demokrasinin tüm kurum ve kuruluşlarıyla işletilmesi gerektiğini biz inşallah kendi yönetimimizde göstereceğiz. Bizim bugün bir aday olarak eşit fırsatlarda yarışamamamızı, bizim bugün cumhurbaşkanı adayı olarak ve parlamentoda milletvekili adayları olarak eşit şartlarda yarışmadığımızı belirtmek isteriz. Siz, sandık başına gittiğinizde bu eşit şartlarda yarışmayan adaylara karşı sizde lütfen tutumunuzu belirtin. Gösterin.
“ATA İTTİFAKI KARARLI BİR ŞEKİLDE SIĞINMACILARIN, KAÇAKLARIN ÜLKELERİNE GÖNDERİLECEĞİ SÖZÜNÜ VERECEK”
14 Mayıs seçimleri ülkemiz için bir kader seçimidir. 14 Mayıs’ta siz neyi oylayacaksınız? 14 Mayıs’ta öncelikle siz, bu ülkeden 13 milyon sığınmacı gitsin mi yoksa kalsın mı, onu oylayacaksınız. Sinan Oğan’a ve ATA İttifakı’na oy verirseniz; 13 milyon sığınmacı ve göçmen gidecek. Eğer diğerlerine verirseniz bir kısmı ensar, muhacir edebiyatı yapacak. Bir kısmı ‘gönüllü gönderelim’ diyecek. Ötekiler ‘davetiye çıkaralım’ diyecek. Bir tek ATA İttifakı kararlı bir şekilde sığınmacıların, kaçakların ülkelerine gönderileceği sözünü verecek. Şimdiye kadar 150 milyar dolardan fazla Türk Milleti’nin parasının harcandığı, çok sayıda suça karıştıkları halde hükümet tarafından bunların gösterilmediği, sokaklarda kadınlarımızın rahatsız edildiği, rahatça yürümediği bir sürecin sonunda biz, size şunun sözünü veriyoruz; sığınmacılar ülkelerine gidecek. Sığınmacılar ülkelerine mutlu ve mesut bir şekilde gidecek. Gerekirse zorla gidecek. Bu zorluk hukuk içinde olacak. Kaçak olarak giden bir Türk İngiltere’de yakalandığında o Türk’ü ne yapıyor İngiltere? Sınır dışına gönderiyor. Biz de aynısını yapacağız. AKP hükümeti sığınmacılara birçok ayrıcalıklar tanıdı. Hatta Türk vatandaşlarının sahip olmadığı ayrıcalıklara sahipler. Sizler, bu ülkede askerlik yapanlar, bu ülke için hayatını verenler, bu ülke için şehit olanlar hastaneye gittiğinizde para ödüyorsunuz. İlaç aldığınızda para ödüyorsunuz. Bir Suriyeli için bu bedava. Bütün bu ayrıcalıkları kaldıracağız.
“BİZİM YÖNETTİĞİMİZ ÜLKEDE LİYAKAT OLACAK”
Cumhurbaşkanı seçilirsem benim bir numaralı kararnamem Suriyeli’lerin ve sığınmacıların ülkelerine geri gönderilmesi. İki numaralı kararnameme bir Afet Bakanlığı kurulması olacak. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Çok sayıda insanımız hayatını kaybetti. Resmî açıklamalara göre; 50 binden fazla insanımız hayatını kaybetti. Biz ilk günden beri deprem bölgesindeydik. İlk günden beri deprem bölgesinde tam bir liyakatsizlik, beceriksizlik söz konusuydu. Biz, 2012 senesinde Meclis’te daha milletvekili iken Sinan Oğan’ın verdiği önerge, kanun teklifi kabul edilseydi, Afet Bakanlığı kurulsaydı; bu kadar insanımız hayatını kaybetmezdi. Biz bu ülkede raydan çıkan sistemi rayına oturtacağız. Siyasetçilerin bu ülkeyi aşağı çekmesinde son vereceğiz. Depremdeki liyakatsizliğin nelere mal olduğu, kaç cana mal olduğunu şahsen biliyorum. Bunların tekrar etmesine müsaade etmeyeceğim. Cumhurbaşkanı olduğumuz bir ülkede Kızılay çadır satamayacak. İlk üç gün depreme müdahale konusunda gecikilmeyecek, anında herkes, kim ne iş yapacağını bilecek. Kimse tek adam rejiminde olduğu gibi en tepeden bir talimat beklemek zorunda kalmayacak. Bizim yönettiğimiz ülkede liyakat olacak.
“TÜRK HEKİMLERİNİN YURT DIŞINA KAÇMASINA GEREK KALMAYACAK”
Doktorlar gidince yerine Suriyeli, Pakistanlı doktorları getiriyorlar ama unutuyorlar ki; Atatürk ‘Beni Türk hekimlerine emanet ediniz’ sözünü boşuna söylememişti. Biz, Türk milletini Türk hekimlerine emanet edeceğiz. Türk hekimlerinin yurt dışına kaçmasına gerek kalmayacak.
Sinan Oğan, içinizden biridir. Köyde doğmuş, büyümüş. Çiftçilik, çobanlık yapmış ve sizin meselelerinizi bilen birisidir. Bu saatten sonra Sinan Oğan’ın bir ders çalışmasına gerek yok. Yıllardır bu günler için hazırlandık. Memleketin dört bir yanına gittik, insanlarımızla görüştük. Sorunlarını öğrendik. Aslında içinde yaşıyorduk çünkü.
“BU SEÇİM KÖHNE İLE YENİ ARASINDA BİR SEÇİM OLACAK”
Bu seçim köhne ile yeni arasında bir seçim olacak. Bu ülkenin son 20 senesinde Erdoğan var. Muharrem İnce ve Kemal Kılıçdaroğlu var. Milletin önüne bir tane de tahterevalli konmuş. Bir tarafından oturan Erdoğan, 20 senedir ülkeyi yönetiyor. Yeni vereceği hiçbir şey yok. Diğer tarafında ise Kılıçdaroğlu ve İnce oturuyor. Onlar da 20 senelik günahın ortaklarıdır. Önümüzdeki seçim köhne ile yeninin seçimidir. Siz, bu ülkede teknolojik ürünler alırken en donanımlısını alıyorsunuz. Cumhurbaşkanı seçerken neden en yenisini, en teknolojiyi doğru kullananı, en donanımlısını seçmeyesiniz ki? Ben inanıyorum ki; siz de köhneden bıktınız. Siz de yoruldunuz. Ülkemiz de yoruldu. O sebeple de bu seçimi gelin bir yenilenme seçimi olarak, bir arınma seçimi olarak ve Türkiye’yi geleceğe taşıma seçimi olarak görelim. Bunun için de oy pusulasındaki dördüncü sıradaki Sinan Oğan’a ‘evet’ mührünü basın.”