Vatandaşa Verilen Zarftan Erdoğan İçin ‘Evet’ Mührü Basılmış Oy Pusulası Çıktı
Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu: ‘Her Okula Bir Avukat’ Vaadini Yüzde 98 Oranında Yerine Getirmiş Bulunmaktayız
Haber: NUR KAPLAN – Kamera: EYLEM LADİN DEĞER
Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, 14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinde sandık güvenliğini sağlamaya yönelik çalışmalarına ilişkin, “Biz, barolar olarak, vatandaşın oyunun sandığa girdiği gibi çıkmasının sağlanması noktasındayız. ‘Hile olacak, oylar çalınacak’ spekülasyonlarının önüne geçmek için aktif rol alacağız. Biz elimizden geldiğince her okulda bir hukukçunun bulunmasını istiyoruz ki bir avukatın o okulda bulunması, oradaki her şeyi değiştirebiliyor. ‘Her okula bir avukat’ vaadini yüzde 98 oranında yerine getirmiş bulunmaktayız” dedi.
Ankara Barosu, seçime sayılı günler kala seçim güvenliğine yönelik hazırlıklarını tamamladı. Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinde görev almak isteyen avukatlar için sandık güvenliği eğitimi veren Ankara Barosu’na bin 500’e yakın avukat gönüllü olarak başvurdu. 14 Mayıs’ta kentteki her sandık bölgesinde bir avukat bulundurmayı hedefleyen Ankara Barosu, sandık kurulu üyeleri ve müşahitler için rehber hazırladı.
“EĞİTİMLERİMİZE BİN 500 AVUKAT BAŞVURDU”
Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, sandık güvenliğini sağlamaya yönelik hazırlıklarını ANKA Haber Ajansı’na anlattı. Köroğlu, şunları söyledi:
“Türkiye’de 65 milyon seçmen var. Seçim güvenliğinin, sandık güvenliğinin seçim gününden ibaret olmadığını çok iyi biliyoruz. Ankara Barosu olarak, bu konuda bir komisyon kurduk. O komisyon eliyle sahada görev alacak siyasi partilerimize çağrı yaparak komisyonda yer almalarını ve düşüncelerini iletmelerini istedik, toplantı yaptık. Onlarla daha sonra sandıkta görev alacak gözlemci ve müşahitler için eğitimler düzenleme kararı aldık. Ankara Barosu’ndan bu eğitimlerimize yaklaşık bin 500 avukat başvurdu. İlk etapta 900’üne eğitimlerimizi tamamladık. Ankara Barosu’nda ayın 9’unda son bir eğitimimiz daha olacak. Avukat meslektaşlarımızın diğer il barolarına yönelik eğitim taleplerine de destek olduk.
“SEÇİM GÜNÜ, BİNAMIZDA ‘SEÇİM KOORDİNASYON MERKEZİ’ OLUŞTURACAĞIZ”
Seçim günü, binamızda bir ‘Seçim Koordinasyon Merkezi’ oluşturacağız. O merkezimizde, sandıklarda görevli avukatlarımızın veya itiraza yetkili kişilerin bu konudaki sorularını cevaplandıracak bir merkezde aktif olarak görev ve sorumluluk alacağız. Bu süreçte yaptığımız çalışmalardan birisi, baromuzun hazırladığı sandık kurulu üyeleri, müşahitler için bir rehber. Bu rehberi, küçük, o gün herkesin yanında taşıyabileceği şekilde hazırladık. Çok basit bir şekilde nelere dikkat edilmesi gerektiğini, itirazları ne şekilde yapabileceklerini de belirttik. Birçok baromuza, bundan bastırarak, göndererek destek olduk.
“‘HİLE OLACAK, OYLAR ÇALINACAK’ SPEKÜLASYONLARININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN AKTİF ROL ALACAĞIZ”
Bir önceki seçimde Ankara Barosu’na eğitim için bin 100 avukat başvurmuş. Şimdi daha çok talep olduğunu görüyoruz. Özellikle gençlerin daha fazla sorumluluk almak istediğinin farkındayız. Ortada bir oyun varsa bu oyunun aktörü vatandaşlarımız. Bu oyuna ilişkin olarak, YSK ve partiler de bir nevi hakem, o sürecin kanuna, hukuka uygun yürümesi için. Biz, barolar olarak, sadece orada vatandaşın oyunun sandığa girdiği gibi çıkmasının sağlanması noktasındayız. ‘Hile olacak, oylar çalınacak’ spekülasyonlarının önüne geçmek için aktif rol alacağız. Bu konuda üzerimize düşeni yapacağız. Geçen seçimlere baktığımızda, seçime duyulan ilgi ve katılımda, özellikle genç kuşağın, Z kuşağının çok istekli olduğunu görebiliyoruz. İnsanlar artık özgürlüğü hissetmek istiyorlar. Kimse ona karışmadan kendini ifade etmek istiyor. Konuştuğunda endişe duymamak istiyor. Telefonlarının dinlendiği kaygısını yaşamamak istiyor. Seçim, en nihayetinde gelip bir yere dayanıyor. Siyasi partiler de vatandaşın oylarını yönlendirme noktasında bu iki argüman üzerinde yürüyorlar; korku ve umut. Bu seçim, biraz daha sanırım o umudu büyütmek ve bu ülkede daha iyi koşullarında yaşamak isteyen insanların sorumluluk aldığı bir seçim olacak.
“‘HER OKULA BİR AVUKAT’ VAADİNİ YÜZDE 98 ORANINDA YERİNE GETİRMİŞ BULUNMAKTAYIZ”
Ankara özelinde 12 bin 541 sandık var. Okulda yaklaşık bin 200 diye biliyorum. Biz elimizden geldiğince her okulda bir hukukçunun bulunmasını istiyoruz ki bir avukatın o okulda bulunması, oradaki her şeyi değiştirebiliyor. Orada, sandık kurulundaki kişiler, görevliler, orada bir hukukçunun bulunduğunun farkındalar; yanlış bir şey yapmamaları gerektiğinin, yaptıklarında buna ilişkin orada itiraz edecek kişilerin bulunduğunun farkındalar. Vatandaşın ‘Evet, burada bir oy kullandım, sandığa gittim, kabinde kullandım, sandığa attım ve o sandığa attığım oyun benim irademle aynı şekilde çıkacak olduğundan emin olmak istiyorum’ düşüncesinin hukuki güvenliğini sağlamak için avukatların olması. O yüzden bizim amacımız, Ankara özelinde, merkezlerden ziyade köylerde, ilçelerde, uzak yerlerde de avukatların o okullarda bulunmasını sağlamak. Elimizden geldiğince bu vaadi yerine getireceğiz. Nitekim eğitim verdiğimiz meslektaşlarımızın birçoğu şu anda partilerle temas geçtiler. Duyduğumuz kadarıyla yüzde 98 oranında, ‘Her okula bir avukat’ vaadini yerine getirmiş bulunmaktayız.
“TBB, DEPREM BÖLGESİNDE SANDIK GÜVENLİĞİ NOKTASINDA DESTEK OLACAK”
65 milyon seçmen var. Deprem bölgesinde, 11 ildeki karşılığı çok ciddi bir sayı. Deprem bölgesine yönelik ilk etapta şunu yapmaya çalışıyoruz; TBB üzerinden oluşturulan bir koordinasyon merkezimiz var. Oradaki merkezde de TBB, 81 baromuzla entegre bir şekilde vatandaşlara sandık güvenliği, seçim hukuku noktasında destek olacak. Vatandaşların, ne olursa olsun, hangi siyasi görüşü taşıyorlarsa taşısınlar sandığa gitmeleri gerekir. Tam da bu ülkenin geleceğiyle ilgili bir seçimken bu noktada sorumlulukları var. Üzerine düşeni yapmaları için o sandığa gitmeleri gerektiğini söylüyorum. Onun dışında, o sandıklarda özellikle hukukçularımızın görev alıp, sorumluluk alıp o oyların güvenliğinin sağlanması… Ben, o gün vatandaşın sandığa gidip aklıyla ve vicdanıyla bir karar vereceğine inanıyorum. Denetlenmesi noktasında da herkesin sorumluluk alması, ‘bana ne’ dememesi, akşam o sandıklar kapanana kadar o sandıkların başında durup o oylar sayıldığında tutanakların düzgün tutulduğunu görmesi gerektiğine inanıyorum. İnsanların hayal ettiği, umut ettiği şeylerin, hak ettiği bir ülkenin umarım bu seçim sayesinde kazanılması ve elde edilmesi çünkü buna çok ihtiyacımız var.”