Yeniden Refah Gözünü Saraya Mı Dikti? AKP’liler Tepki Gösterdi!
Erdoğan, Çocuklardan Oluşan Temsili Kabineyle Dolmabahçe’de Bir Araya Geldi.
AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı hasebiyle çocuklardan oluşan temsili kabine ile Dolmabahçe Ofisi’nde bir ortaya geldi. Erdoğan, “Bu muhalefet bizim lisanımızdan anlamıyor ya. Ne yapacağız onları” diye sorduğu çocuğun “Nasıl yani” cevabı vermesi üzerine “Biz gazı bulduk diyoruz, onlar diyor ki nerede. Karadeniz’de, nerede Filyos’ta. Artık onlara sormak lazım, haritada Filyos’u gösterin ey muhalefet, bilmezler” dedi. Temsili kabine toplantısında bir çocuk, gübre ve mazot konusunda çiftçilerin desteklenmesini isterken; temsili Adalet Bakanı da “Adaleti daha fazla çoğaltırdım” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve depremzede çocuklardan oluşan temsili kabineyle Dolmabahçe Ofisi’nde bir ortaya geldi.
Depremzedelerin olağan hayatlarına geri döndürüleceğini belirten Erdoğan, “Dün Kahramanmaraş’taydım, bunun ötesinde Nurdağı’ndaydım. Orada köy meskenlerinin teslimatını yaptık. Kahramanmaraş’ta da yeniden tıpkı halde depremzedelerimizle bir ortaya geldik. Hayatını kaybeden insanlarımızı tekrar geri getiremeyiz lakin geride bıraktıkları emanetlerine sahip çıkacağız” dedi.
AKP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Ofis’inde Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve çocuklardan oluşan Kabineyi kabul etti. “Geleceğimizi emanet ettiğimiz siz çocuklarımızı hayalleriyle buluşturmak için 21 yıldır gece gündüz çalıştık” diye sözlerine başlayan Erdoğan şunları söyledi:
“HAYATIN AKIŞI İÇİNDE MUVAFFAKİYETLER VE KAZANIMLAR KADAR AFETLER VE NE YAZIK Kİ KAYIPLAR DA YAŞANABİLİYOR: Şimdi ülkemizi getirdiğimiz seviyeyi Türkiye yüzyılıyla taçlandırmak istiyoruz. Bunun için ağır bir hazırlık ve uğraş içindeyiz. Biraz önce beraberce boğazdan uğurladığımız Anadolu gemimiz üzere kaç projeyi ülkemize kazandırmak bizi çok sevindirdi. Elbette hayatın akışı içinde muvaffakiyetler ve kazanımlar kadar afetler ve ne yazık ki kayıplar da yaşanabiliyor. Geçtiğimiz şubat ayında yaşadığımız zelzele felaketlerinde işte böyle bir üzüntü yaşadık. Hayatını kaybeden 50 binin üzerindeki vatandaşımız geride sevdiklerini bıraktı. Sizlerin de içinde bu sarsıntılarda yakınlarını tanıdıklarını kaybedenler var. Ebedi aleme göç eden bu kardeşlerimizin hepsine Allah’tan rahmet diliyorum.
GERİDE BIRAKTIKLARI EMANETLERİNE SAHİP ÇIKACAĞIZ: Devletimiz ve milletimiz sarsıntının yaralarını sarmak, geride kalanlara sahip çıkmak için tüm imkanlarını seferber etti. İnşallah bir yıl içinde kentlerimizi ayağa kaldırarak depremzedelerimizi olağan hayatlarına geri döndüreceğiz. Hakikaten dün Kahramanmaraş’taydım onun ötesinde Nurdağı’ndaydım. Nurdağı’nda köy meskenlerinin teslimatını yaptık. Kahramanmaraş’ta da tekrar birebir biçimde depremzedelerimizle bir ortaya geldik. Hayatını kaybeden insanları tekrar geri getiremeyiz. Ancak geride bıraktıkları emanetlerine sahip çıkacağız. Zelzele şehitlerimize ve onların emanetlerine, vefamızı, Cumhuriyetimizin yeni asrını Türkiye Yüzyılı yaparak ödeyebileceğimize inanıyorum. Milletimiz kaç badireyi, saldırıyı afeti özellikle birliğine, beraberliğine sarılarak geride bıraktı. Allah’ın müsaadesiyle 6 Şubat sarsıntılarının izlerini de birebir formda sileceğiz. Sizlerden milletimizin size olan güvenini bilimin ve kıymetlerimizin ışığında kendinizi en düzgün biçimde yetiştirerek güçlendirmenizi istiyorum. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı bir kere daha tebrik ediyorum. Sizlerin nezdinde milletimizin tüm çocuklarını gözlerinden öpüyorum”
Erdoğan, konuşmasının akabinde temsili kabine üyelerine söz verdi. Temsili Cumhurbaşkanı olan çocuk, şunları söyledi:
“Eğer ben Cumhurbaşkanınızın yerinde olsaydım yani Cumhurbaşkanımız üzere bir sürü yapılar yapardım. O milletimize çok sahip çıktı bizi hiçbir vakit alçakta bırakmadı. Ondan teşekkür ediyorum böyle yaptığı için. Öbür fikrim özellikle savunma endüstrileri ve teknolojileri ileriye götürmeyi düşünürdüm. Öbürü ise ben sarsıntısı yaşadığım için insan meskenlerine çok süratli yaptırırdım. Öbür fikirlerim de var. Bunları da size söyleyeceğim. Uzay çalışmalarına tartı vereceğim. Otonom araçların çeşidini ve sayısını arttıracağım. Akıllı yolların sayısını çoğaltıp trafik kazalarının azalmasını sağlayacağım. Tıp alanında çalışmaları tartı verip kanserin ilaçlarını bulunmasını sağlayacağım. Artık sözü bakanlarıma bırakıyorum.”
Milli Eğitim Bakanı olan çocuk, “Milli Eğitim Başkanımız” diye söze başlayınca Erdoğan, “Milli Eğitim Bakanı” olarak düzeltti. Çocuğun kırtasiye yardımıyla ilgili konuşurken şaşırması üzerine Erdoğan, “Kitap verdiler” dedi. Çocuk, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu için teşekkür etti. Erdoğan, “Laptop da verecek misiniz” demesi üzerine temsili Ulusal Eğitim Bakanı “Veririz, aslında vermişlerdi” diye konuştu. Erdoğan da “Size aslında artık çıkarken de vereceğiz. Ulusal Eğitim Bakanımız hepinize laptop verecek” dedi.
Temsili Gençlik ve Spor Bakanı olan çocuk, Gaziantep Şehit Kamil ilçesinde voleybol alanı olmadığını söyledi. Erdoğan, Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e dönerek “Şehit Kamil’de hiç voleybol alanı yokmuş, nasıl olur” dedi. Özer de bütün okulların bahçelerinde voleybol alanı yaptıklarını belirterek, “O okullara da bakalım, emredersiniz” diye konuştu.
“HOCAM BEN DAHA TAMAMLAYAMADIM”
Erdoğan’ın söz verdiği temsili Sanayi ve Teknoloji Bakanı olan çocuk, “Hocam, ben daha tamamlayamadım, yarım kaldı” dedi. Bunun üzerine Erdoğan, “Sen artık bir kez çok önemli bir adım attın. Ne yaptın?” diye sordu. Çocuğun cevap verememesi üzerine Erdoğan, birkaç sefer “TOGG’u yaptın TOGG’u. TOGG. Akıllı otomobil var ya. Onun için biz sana ne kadar teşekkür etsek azdır. Artık artık yollarda TOGG’lar var. Tamam mı” dedi. Çocuk da “Tamam hocam” diye karşılık verdi.
Erdoğan’ın söz verdiği başka bir temsili bakan da “Hocam, ben daha tamamlayamadım” dedi. Erdoğan da bunun üzerine “Görevi yeni devralmış, o yüzden tamamlayamamış” diye karşılık verdi. Erdoğan’ın söz verdiği 2 temsili bakan da konuşmayınca temsili Cumhurbaşkanı olan çocuk, Erdoğan’a yanında bulunan çocuğu işaret etti.
“ÇİFTÇİLERE GÜBRET VE MAZOT KONUSUNDA TAKVİYE OLURDUM”
Erdoğan’ın söz verdiği bir diğer çocuk da “Cumhurbaşkanı olduğumu varsayıyorum. Birinci iş olarak Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı’nı değiştirirdim. Fenerbahçe’nin hakemlerle sorunu var çünkü. Onun dışında dışarıdan daha çok silah alırdım, uçak alırdım. Çiftçilerimize üretim açısından takviye olurdum. Gübre ve mazot konusunda takviye olurdum. TOGG aracımız var, teknolojik açıdan büyük bir gelişme” dedi.
Temsili Güç ve Olağan Kaynaklar Bakanı olan çocuk ise “Ülkemizin yenilenebilir nükleer ve kömüre dayalı her türlü güç gereksinimini karşılamak için uygulanacak siyasetler geliştireceğim” dedi. Erdoğan, “Bu kadar mı” diyerek “Ama güçte siz çok gayretlisiniz. Hele Karadeniz gazını çıkardınız ki artık dışa bağımlılıktan yavaş yavaş kurtuluyoruz. Ancak sayın bakanım bu muhalefet bizim lisanımızdan anlamıyor ya. Ne yapacağız onları” diye sordu. Öğrencinin “Nasıl yani” demesi üzerine Erdoğan, “Biz gazı bulduk diyoruz, onlar diyor ki nerede. Karadeniz’de, nerede Filyos’ta. Artık onlara sormak lazım, haritada Filyos’u gösterin ey muhalefet, bilmezler. Nerede Filyos, Zonguldak’ta” dedi.
“ADALETİ ÇOĞALTIRDIM”
Temsili Adalet Bakanı olan çocuk ise “Ben Adalet Bakanı olsaydım, birinci yapacağım şey ülkemizde adalet daha fazla yaptırırdım. İnsanları adaleti öğretmek için adalet sarayları yaptırırdım. Ülkemizdeki birtakım yargıçlar suçlu olanları mahpusa atmıyorlar cinayet işleyenleri, ondan biraz daha fazla çoğaltırdım adaleti” diye konuştu. Erdoğan da “Adalet saraylarını çoğaltalım, bunun yanında savcı ve yargıçları çoğaltalım diyorsun değil mi” dedi.
