ERDOĞAN TOPRAK’TAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A ‘AYNI GEMİDEYİZ’ TEPKİSİ: “VATANDAŞ SANDALDA, SANDAL DA SU ALIYOR”
İSMAİL TATLIOĞLU: “MUHALEFET TBMM’DE ÇOK ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YAPTI. LAKİN VERDİĞİMİZ YÜZLERCE KANUN TEKLİFİ, BİNLERCE ARAŞTIRMA ÖNERGESİNDEN KABUL GÖREN BİR TEK BİLE OLMADI”
HABER: BERKAY VAROL- MEHMET AKGÜN / KAMERA: AZİZ METİN TURAN
İYİ Parti Küme Lideri İsmail Tatlıoğlu, muhalefet partilerinin 27’nci yasama döneminde TBMM’de çok önemli çalışmalar yaptığını belirterek, “Ancak verdiğimiz yüzlerce kanun teklifi, binlerce araştırma önergesinden kabul gören bir tek bile olmadı” dedi. Temel sorunun ‘Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ olduğunu kaydeden Tatlıoğlu, “28’inci dönemde inşallah Millet İttifakı’nın hem cumhurbaşkanlığı hem milletvekilliğini kazandığı bir döneme gireceğiz. Çok kısa bir süre içerisinde parlamenter sisteme geçmemiz lazım” açıklamasını yaptı.
İYİ Parti Küme Lideri İsmail Tatlıoğlu, TBMM’nin 27’nci dönemini değerlendirirken; 28’inci dönemden beklentilerini ANKA Haber Ajansı’na anlattı. 28’inci dönemde kesinlikle parlamenter sisteme geçilmesi gerektiğini belirten Tatlıoğlu, şunları söyledi:
“VERDİĞİMİZ YÜZLERCE KANUN TEKLİFİ, BİNLERCE ARAŞTIRMA ÖNERGESİNDEN KABUL GÖREN BİR TEK BİLE OLMADI”
“27’nci dönemin iki özelliği var bizim açımızdan. Biz Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yeni kümesi olan partisiyiz. İkincisi de Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin birinci parlamentosu. Hasebiyle iki açıdan bakmak lazım. Muhalefet komitelerde, genel şurada gerçekten çok önemli çalışmalar yaptı. Fakat verdiğimiz yüzlerce kanun teklifi, binlerce araştırma önergesinden kabul gören bir tek bile olmadı.
İYİ Parti olarak Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bütçe sürecinde, kanun yapma sürecinde öteki komitelerde, genel konseyde uygun bulduğumuz iktidarın tekliflerine dayanak verdik, vakit zaman Cumhuriyet Halk Partisi de birtakım bahislerde takviye verdi. Fakat muhalefetin önerileri hiçbir dayanak görmedi ve bilgilenme de yok. Parlamentoda özellikle iktidar kanadının kendi getirdiği tekliflerinde bile önemli bir bilgilenme eksikliği var.
“KANUN YAPMA KALİTEMİZİN DÜŞTÜĞÜNÜ SÖYLEMEK LAZIM. BUNUN TEMEL SEBEBİ DE PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ”
Süreç nitelikli olarak çalışmadı. Kanun yapma kalitemizin düştüğünü söylemek lazım. Bunun temel sebebi de Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi. Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi yasamanın gerçekten önemli manada tesirini düşürdüğünü görüyoruz. O nedenle bu sistemin değişimi daha çok önem arz ediyor. Komitelerin faal olmadığını görüyoruz gerek Plan ve Bütçe Kurulu gerek Dışişleri gerek İçişleri gerek Adalet komiteleri çok daha fazla bu dönem için saraya bağlı çalışıyor.
Meclis, adeta bürokratik bir yapı üzere görülüyor. Üstten talimat gelir, aşağısı yapar açısından bir yaklaşım var. Bu da bizim kanun yapma kalitemizi düşürüyor. İkincisi de milletin taleplerinin devlete taşınmasını engelliyor. O nedenle sistemin bütününün değişmesi kesinlikle gerekiyor. Aksi takdirde bu parlamentonun yapısı, işleyişi Türkiye’yi ileriye taşımaz.
“28’İNCİ DÖNEMDE MİLLET İTTİFAKI’NIN HEM CUMHURBAŞKANLIĞINI HEM MİLLETVEKİLLİĞİNİ KAZANDIĞI BİR DÖNEME GİRECEĞİZ”
Özellikle bu sistem değişmediği takdirde çok önemli bir şey fark etmez. Aksi takdirde bu sistem nitelikli bir kanun yapma süreci ortaya koymuyor, yasama süreci koymuyor. Bu sistemin kendisinde temel sorun var. O nedenle 28’inci dönemde inşallah Millet İttifakı’nın kazandığı hem cumhurbaşkanlığı hem milletvekilliğini kazandığı bir döneme gireceğiz. İnşallah çok kısa bir süre içerisinde parlamenter sisteme geçmemiz lazım.
Yasaların şahsen milletvekilleri tarafından derinlemesine bir bilgi içerisinde değerlendirildiği, kurulların çok önemli olarak çalışıldığı, yargı, yasama ve yürütme ayrımının çok net olduğu bir döneme gireceğiz ve Türkiye işte o vakit daha ileri bir adım atar. Türkiye’nin temel sorunu bu Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi. Bu sistemi değiştirirsek Türkiye’de bir değişim olur. Onurlu bir vatandaşlıklık, güçlü bir devlet, güçlü bir millet algısı lakin öyle olabilir. Aksi takdirde bu Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve bunun ortaya koyduğu tek adam sistemi Türkiye’de aşağı yönlü bir düşüşe neden oluyor.”
