Mersin Büyükşehir’den 23 Nisan Kutlamaları Kapsamında Hayko Cepkin Konseri
CHP’Lİ ANTMEN: BİR SEFERDEN BİR ŞEY OLMAZ DERSENİZ, BİR SEFERDEN BİN DEFA İSTİSMAR DOĞAR
CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, TBMM Genel Kurulu’nda, çocuk istismarı ile ilgili araştırma komitesi kurulmasına ait görüşmeler sırasında, “Çocuk, çocuktur. Çocuk susar biz susamayız. Çocuk gelin olmaz çocuğun nitelikli cinsel istismarı olur. Küçüğün isteği olmaz, tecavüz ve istismar olur. Bir kezden bir şey olmaz derseniz; bir kezden bin sefer istismar doğar” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı kurucularından Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını 6 yaşındayken Kadir İstekli ile evlendirdiğinin yıllar sonra ortaya çıkmasının akabinde, her türlü çocuk istismarının engellenmesi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi gayesiyle verilen araştırma önergesi görüşülüyor.
CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, önerge üzerine söz alarak, şunları söyledi:
“Burada bir gecede Anayasaya alışılmamış formda yüce Meclis’in yetkileri gasp edilerek kararnameyle İstanbul Sözleşmesinden çıkıldı. Biz bunun yanlış olduğunu söylediğimizde burada bize laf atılıyordu. Bakınız; sözleşme çocukları da korumakla ilgili bir kabulü de içeriyordu. İstanbul Sözleşmesi’nin 32., 36. ve 37’inci unsurları çocukları korumak için düzenlenmişti. 37’inci hususta ‘Taraflar bir yetişkini yahut çocuğu taammüden evliliğe zorlamanın cezalandırılmasını temin etmek üzere gerekli yasal yahut öteki önlemleri alacaklardır’ diyordu.
Fakat saraydaki kişi, milyonlarca çocuk yerine birkaç tarikat başkanını tercih etti. İşte tam da bunu anlatıyorum. Burada ortada kalmak ya da tarafsızlık söz konusu olamaz. Ya çocuklardan yanasınızdır ya da değilsinizdir.
“SERBEST BIRAKAN MAHKEME KARARLARI OLDUKÇA”
Bakın bunları neden söylüyorum biliyor musunuz? Bu mevzu, tüm toplumun; devletin, kurumların, medyanın, mahkemelerin, okulların ve ülkenin tüm bileşenlerinin topyekûn mücadele etmesi gereken bir bahistir. Bizler mücadele ederken öbür yandan bu tip sözde medya yayınları ve istismarcıyı hür bırakan mahkeme kararları oldukça istismar olayları devam edecek.
Bir iktidar milletvekili çıktı dedi ki, ‘Herkes çocuğuna sahip çıksaydı böyle sapkınlıklar yaşanmazdı’ dedi. Halbuki o milletvekili çocukları müdafaanın devletin anayasal görevi, imzalamış olduğumuz memleketler arası mutabakatların gereği olduğunu bilmiyordu. Şu anki Adalet Bakanı çıktı dedi ki ‘Küçüğün isteği var’. Bu birebir vakitte HSK Lideri olarak bir talimat da bir taraf da içermektedir.
“ÇOCUĞUNUZ İSTİSMARA UĞRASA”
Değerli milletvekilleri bakın vicdanlarınıza sesleniyorum ve size soruyorum; Allah korusun asla öyle bir şey olmasın, evlatlarımız hepimizin evladı. Bir yakınınız, çocuğunuz istismara uğrarsa bir bakan da çıkıp ‘Küçüğün isteği var’ dese, o da yetmedi dün bir diğer iktidar milletvekili çıkıp dedi ki, ‘Kimse 6 yaşındaki çocuğu başına bela etmez’ dedi. Ne hissederdiniz sayın milletvekilleri? Bakın vicdanlarınıza soruyorum. İstismara uğrayan sizin evladınız olsaydı bu cümleyi kuranlara karşı ne hissederdiniz?
Bu sözde paçavra yayınları çıkıp evladınızı değil de tecavüzcüyü savunsaydı ne hissederdiniz? Mahkeme çıkıp istismarcıyı bıraksaydı ne düşünürdünüz? Kimsenin evladının ayağı taşa değmesin, tırnağı incinmesin ancak olan diğerinin çocuğu olunca 3 maymun oynanıyor. Bakın görüp de bilip de susup da bunlara ses çıkarmayanlar; bir sonraki istismara ortaktır.
“BİN KEZ İSTİSMAR DOĞAR”
Çocuk, çocuktur. Çocuk susar biz susamayız. Çocuk gelin olmaz çocuğun nitelikli cinsel istismarı olur. Küçüğün isteği olmaz, tecavüz ve istismar olur. Bir kezden bir şey olmaz derseniz; bir kezden bin defa istismar doğar. Genel Liderimiz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, 6 yaşındaki evladımızın istismara uğradığı ortaya çıkınca dedi ki ‘Organize bir kötülükle karşı karşıyayız. Aileden sorumlu bakan olaydan iki yıldır haberimiz var’. Savcılığa verilen bir şikâyet var ve bu evrak birtakım güçlerin devreye girmesi sonucu kapatılıyor. Hangi hükümran güçler devreye girdi de bu olay kapatıldı? O dönemin savcısı, hastane görevlileri kim? Suç iştirakleri var bunlar ortaya çıkarılmalı. Bunlar ortaya çıkarılmadan bu olaylarla mücadele edemeyiz.”
