İZMİT BELEDİYESİ’NİN ‘BABA TAKVİYE PROGRAMI’NDA ANNELERLE TOPLANTI YAPILDI
MAHMUT ÖZER: “1 MİLYON 152 BİN ÇIRAK VE KALFANIN OLDUĞU BİR EĞİTİM SİSTEMİMİZ OLDU, SİZ ÇOCUK PERSONELLİĞİ İLE OYALANIN”
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Küçük ve orta ölçekli işletmelerin insan kaynağı muhtaçlığını gidermek için büyük bir dönüşüm başlattık. Bugün 1 milyon 152 bin çırak ve kalfanın olduğu bir eğitim sistemimiz oldu. Siz çocuk işçiliği ile öteki şeylerle oyalanın durun” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda bugün, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Ulusal Eğitim Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2023 Yılı Merkezi Bütçe Kanun Teklifleri ile 2021 Yılı Kesin Hesap Kanun Teklifleri görüşülüyor. Kümeler ismine konuşmalar tamamlandıktan sonra yürütme ismine sözü alan Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer özetle şunları söyledi:
“OKUDUĞUNU MANAYA, MATEMATİK VE FEN OKURYAZARLIĞINDA BİRİNCİ ÜLKE TÜRKİYE OLMUŞTUR”
“Son 20 yılda yapılan eğitim yatırımıyla eğitimin tüm kademelerinde kız çocuklarının okullaşma sorunu kökünden çözülmüştür. Eğitim sistemimizdeki toplam öğretmen ve öğrenci sayımız günümüzde birçok ülkenin toplam nüfusundan fazladır. Bu ölçekte büyük bir dönüşümü gerçekleştirmek yalnızca bütçede en büyük hissesi ayırmayı değil, önemli bir kararlılığı gerektirir. Okuduğunu manaya, matematik ve fen okuryazarlığında puanını en fazla artıran birinci ülke Türkiye olmuştur. 2000’li yıllardan çok daha uygun bir noktadayız.
“MÜJDESİNİ BURADAN VERİYORUM”
2022 yılında da ücretsiz yemek uygulamasına kapasitesini arttırarak devam ettik. Taşımalı eğitim kapsamındaki ve pansiyonda kalan öğrencilerimizin yararlandığı bu imkandan 2022 yılının başlarında 1 buçuk milyon öğrencimiz yararlanırken özellikle okul öncesi eğitimdeki öğrencilerimize öncelik vererek bu sayıyı 1.8 milyona çıkardık. 2023 yılının sonuna kadar bu imkandan okul öncesi tüm öğrencilerimizi yararlandıracağımızı hasebiyle bu sayıyı yaklaşık 4 milyona çıkaracağımızın müjdesini de buradan vermek istiyorum.
“EN ÂLÂ ÖĞRENME ‘LEARNİNG BY DOİNG’ DENİYOR. YAPARAK ÖĞRENME, ÜRETEREK ÖĞRENME”
28 Şubat sürecinin meslek liselerinden uzaklaştırmış olduğu öğrenci profilini akademik olarak başarılı öğrencileri tekrar meslek liselerine kazandırdık. Meslek liseleri üretmeye başladı. En uygun öğrenme ‘learning by doing’ deniyor. Yaparak öğrenme, üreterek öğrenme. Yaparak öğrenmeyi başa koyarak yeni bir yaklaşım geliştirdik. Meslek liselerinin üretim kapasitesi olmasaydı Covid-19’da maske bulmak, teneffüs aygıtı bulmak bu kadar kolay olmazdı. Hiç kimsenin gitmek istemediği meslek liselerinde Ankara Fen Lisesi’ne İstanbul Fen Lisesi’ne gidecek öğrencinin aldığı puandan daha fazla öğrencinin gittiğini öğrenmekteyiz.
“MESLEKİ EĞİTİM MERKEZİ BU ÜLKEDEKİ GENÇ İŞSİZLİĞİ GİDERMEK İÇİN ÖNEMLİ ENSTRÜMAN GÖREVİ GÖRÜYOR”
Küçük ve orta ölçekli işletmelerin insan kaynağı gereksinimini gidermek için büyük bir dönüşüm başlattık. Bugün Meclis’e gelirken sayıya baktım. Bugün 1 milyon 152 bin çırak ve kalfanın olduğu bir eğitim sistemimiz oldu. Bu niçin önemli biliyor musunuz, siz çocuk işçiliği ile diğer şeylerle oyalanın durun. Mesleksel Eğitim Merkezi ile ilgili çok spekülasyon yapıyorsunuz. 1 milyon 152 bin çırak ve kalfanın yüzde 81. 18 yaş üzeri. İşte Mesleksel Eğitim Merkezi bu ülkedeki genç işsizliği gidermek için en önemli enstrüman görevi görüyor.
Öğretmenlerimizin şahsî ve mesleksel gelişimlerini önemsiyoruz. Siz nasıl hissediyorsanız Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili yankı odalarında yaşamaya devam ediyorsunuz. Tüm müdahalelere karşın, siyasalların boykot çağrısına karşın, sendikaların iş bırakmalara karşın yüzde 99 öğretmen imtihana girmiştir. Öğretmen bir sefer daha size ders vermiştir.”
KAYA: CUMHURBAŞKANI ÇIKTI SARAYDAN İMTİHAN SONUÇLARINI AÇIKLADI
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in sunumunun akabinde bakanın sataştığı gerekçesiyle söz alan CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya şunları söyledi:
“Sayın Bakan gerçekten siz komitede bulunmadığınız için, Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı kurulda görüşülürken gelme zahmetinde bulunmadığınız için sendikaların orada ne söylediğini muhakkak ki size söylememişler. Bu Öğretmenlik Meslek Kanunu komitede görüşülürken Eğitim Bir-Sen temsilcisi, Türk Eğitim-Sen temsilcisi, Eğitim-İş temsilcisi, Eğitim-Sen temsilcisi, Anadolu Eğitim-Sen temsilcisi ‘biz böyle bir meslek kanunu kabul etmiyoruz’ dediler. Daha sonra da böyle bir imtihanı kabul etmediklerini söylediler. Fakat siz öğretmenlere, ‘kolay soru soracağız, bu imtihana katılın, katılan herkes geçecek’ dediniz. Siz imtihan sonuçlarını 12 Aralık’ta açıklayacağınızı ilan ettiniz, 21 Kasım’da okullara bir yazı gönderdiniz, ‘sınav kitapçıklarını işaretleyemeyen arkadaşlarımızın itiraz dilekçelerini alın’ dediniz. Cumhurbaşkanı çıktı saraydan imtihan sonuçlarını açıkladı. Kim okudu bu imtihan sonuçlarını? 10 bin soru kitapçığını yanlış işaretleyen öğretmen 16 Aralık’a kadar itiraz dilekçesi verecek, 23 Kasım’da açıkladığınız sonuçlar mı yanlışsız?”
SUNAT: BURADA POLEMİK YAPARAK SORULARIMIZA BİLE YANIT VERMİYORSUNUZ
Sataşmadan ötürü DÜZGÜN Parti Genel Lider Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Şenol Sunat da söz aldı. Sunat şunları söyledi:
“Bakan siyaseti âlâ öğrenmiş. Mesleksel ve teknik liselerde çok güzel çalışma olabilir lakin o kadar zorlanır ki meslek liseleri kimi meslek liselerinde okullara aşikâr oranda üretim yaptırıp kendi isimlerine fatura kestirdiklerinden haberi olmadığını söylüyor. Sorularımızın hiçbirine yanlışsız yanıt vermediniz. Meslek Kanununa göre yapmış olduğunuz imtihanda da doğal ki öğretmenlerin hepsine soruldu. Girme sebeplerinin maaşlarını yükseltmek olduğunu öğretmenler söz ettiler. Burada polemik yaparak sorularımıza bile yanıt vermiyorsunuz. Söylediklerimiz sayıların gerçek olmadığını söylüyorsunuz lakin hakikat olduğunu ben de buradan tez ediyorum.”
KARABIYIK: ULUSAL EĞİTİM BAKANLIĞI’NIN BÜTÇESİ BAĞIŞLARLA DÖNMEZ
Sataşmadan ötürü CHP Genel Lider Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Prof. Dr. Lale Karabıyık da söz aldı. Karabıyık Bakan Özer’e şu cevabı verdi:
“Az önce bakan, ‘biz fırsat eşitliğini sağladık’ dedi. Sizin döneminizde bu 20 yıldır her gün fırsat eşitsizliği bu ülkenin geneline bir defa daha yayıldı daha da derinleşti. ‘Okullara para gönderdik, artık okul aile birlikleri para toplamıyor’ dediniz. Örneğini size ulaştırdım hiçbir şey değişmedi. Ortaöğretimin başarısı bu kadar düşerken kalite heyeti olarak nasıl eğitimi güzelleştireceksiniz? ‘Yüksek öğretimdeki öğrencilere çok âlâ eğitim veriyoruz’ dediniz. Öğrenciler yurt dışına kaçmaya çalışıyorlar. Gitmek istiyorlar bu ülkede bunalıyorlar. Bir üniversitenin dekanı hem iki bölümün başkanlığı yapıyor hem de dekanlık yapıyor, Boğaziçi üzere bir üniversitede. ‘Bina yaptık, şunu yaptık, bunu yaptık’ diyorsunuz. Bağışlarla yaptınız biz bunu bilmiyor muyuz? İş insanlarını toplayıp bağış istiyorsunuz. Bir Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın bütçesi bağışlarla dönmez.”
