Adaylığı Kesinleşen Lütfi Savaş’tan Sert Sözler: Güven Parayla, Şöhretle Olmuyor
ÜNAL ÇEVİKÖZ, SOSYALİST ENTERNASYONEL KONGRESİ’NDE 36 LİDER YARDIMCISINDAN OLUŞAN PREZİDYUM ÜYELİĞİNE SEÇİLDİ
Sosyalist Enternasyonel’in 26. Kongresi Madrid’de yapıldı. CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, 36 lider yardımcısından oluşan Sosyalist Enternasyonal Prezidyum üyeliğine seçildi. Çeviköz, “Benim ülkemde, önümüzdeki yıl parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleri gerçekleştirilecek. CHP, demokratik haklara, unsurlara ve hukukun üstünlüğüne önem veren öteki muhalefet partileriyle birlikte zafere ulaşmak ve demokrasiyi, çatışmaların barışçıl çözümünü, diyalogu, diplomasiyi ve yeterli komşuluk münasebetlerini yine tesis etmek için kararlı bir anlayış içinde çalışmaktadır” dedi.
Sosyalist Enternasyonel’in 24-26 Kasım ortasında Madrid’de gerçekleştirdiği 26. Kongresinde Sosyalist Enternasyonel’in yeni lideri İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Enternasyonel’in yeni genel sekreteri de Benedicta Lasi oldu. 36 Lider yardımcısından oluşan Sosyalist Enternasyonel Prezidyum üyeliğine seçilen CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Dışişleri Komitesi CHP Küme Sözcüsü Ünal Çeviköz şunları söyledi:
“RUSYA’NIN UKRAYNA’YA YÖNELİK SALDIRGANLIĞI, BESİN VE GÖÇ ÜZERE ALANLARDA ÖNEMLİ KRİZLER YARATIYOR”
“Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlığı, sadece milletlerarası hukuku ve Avrupa güvenliğini ihlal etmekle kalmıyor, tıpkı vakitte tüm dünya için güç, besin ve göç üzere alanlarda önemli krizler yaratıyor. Afrika, Asya ve Latin Amerika’da olmak üzere, bu krizlerden pek çok üye ülke etkilenecek. Münasebetiyle örgütümüze, tüm dünyada barış ve güvenliğin sağlanması, demokrasinin güçlendirilmesi üzere alanlarda çok önemli görevler düşecektir.
“POPÜLİZMİN YÜKSELİŞİNİN HEPİMİZİ ETKİLEDİĞİNİ GÖZLEMLEMEK ÜZÜCÜ”
Popülizmin yükselişinin hepimizi etkilediğini gözlemlemek üzücü. Bu siyasi akımın tesirinde bulunduğumuz şartlarda kimse temiz değildir. Popülizm, her türlü inceliği itibarsızlaştırma, insan ilgilerine dair her türlü saygıyı baltalama, milletlerarası hukuku, temel hak ve özgürlükleri hiçe sayma eğilimindedir. Büyüyen popülizm kuşatmasının tesirlerini giderek daha fazla hissediyoruz. Marjinal partilerin aşırılık yanlısı, ırkçı, yabancı düşmanı ve ayrımcı siyasetleri, dünyanın her yerindeki insanların siyasi, toplumsal ve ekonomik hayatları üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurmaktadır.
Bu tehlike sanıldığından daha önemli çünkü ana akım siyasi partiler bu yeni akımla yüzleşmek için makul siyasetler geliştiremiyor, tersine tıpkı siyasetlere uymaya yöneliyor. Birçoğumuz şu soruyu soruyor: aslında ne oldu? Tüm dünyada sosyalist bedellerin geri çekilmesinin sebebi nedir? Nerede yanlış yaptık? Bana kalırsa, refah devleti anlayışıyla dünyadaki eşitsizlikler görmezden gelindi ve büyüyen tehlike kavranamadı.
“VAHŞİ KÜRESELLEŞME DAHA OTORİTER, DAHA ANTİ-DEMOKRATİK YÖNETİMLERİN GÜÇ KAZANMASINA NEDEN OLMUŞTUR”
Vahşi küreselleşme birçok ülkedeki zayıf yönetişimi olumsuz etkilemiş ve daha otoriter, daha anti-demokratik yönetimlerin güç kazanmasına neden olmuştur. Artan toplumsal adaletsizlik ve ekonomik gerileme, toplumsal huzursuzluğa neden olmuş ve bu tablo, hali hazırda anti-demokratik olan yönetim sistemlerinin şiddet ve baskısını arttırmıştır. Bu gelişmeler kontrolsüz nüfus hareketlerine neden olmuş ve terörden, adaletsizlikten ve baskıdan kaçanların, refah toplumlarına sığınma isteği ile sonuçlanmıştır. Bu duruma karşı reaksiyon, yabancı düşmanlığı, ayrımcılık ve artan mülteci tersi siyasetler olmuştur.
25 Kasım, Bayana Yönelik Şiddete Karşı Milletlerarası Mücadele Günü. Bir kere daha altını çizmek isterim ki, örgütümüze bir bayan genel sekreter seçmiş bulunuyoruz ve bu, toplumsal cinsiyet eşitliği anlayışımızdaki en önemli dönüşüme işaret edecek. Pedro’nun daha önce de değindiği üzere toplumsal cinsiyet eşitliği bir insan hakları problemidir ve de tam bu noktada özellikle hürmet gösterilmelidir.
“DÜNYA DEĞİŞİYOR VE KIYMETLERİMİZ TEKRAR YÜKSELİŞE GEÇİYOR”
Dünya değişiyor ve kıymetlerimiz tekrar yükselişe geçiyor. Bu fırsatı değerlendirelim ve yeni olağanın oluşumuna, daha eşitlikçi, demokratik ve güvenli bir dünya düzeninin geleceğine tarihi katkımızı yapalım. Şayet bunu gerçekleştirebilirsek, toplumsal tansiyonları yatıştırabilir, çatışmalar ile adaletsizliği önleyebilir ve Sosyalist Enternasyonal’in kıymetlerini yayabiliriz.
Benim ülkemde, önümüzdeki yıl parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleri gerçekleştirilecek. CHP, demokratik haklara, prensiplere ve hukukun üstünlüğüne önem veren öbür muhalefet partileriyle birlikte zafere ulaşmak ve demokrasiyi, çatışmaların barışçıl çözümünü, diyalogu, diplomasiyi ve uygun komşuluk alakalarını yine tesis etmek için kararlı bir anlayış içinde çalışmaktadır. Bunun halkımızın omuzlarına düşen bir sorumluluk olduğunu biliyoruz çünkü Türkiye demokratik toplumlar topluluğunda daha düzgün bir yeri hak ediyor. Bu prestijle, Sosyalist Enternasyonal’e katkımızın da çok daha kıymetli olacağına eminiz.”
CHP, 27-30 Kasım 1976 tarihlerinde yapılan 23. Kongresi’nde Sosyalist Enternasyonel’e üye oldu. CHP, Sosyalist Enternasyonal’e verdiği takviye nedeniyle takdir dokümanı aldı.
