25 Eylül 2024 Çarşamba

DÜZGÜN PARTİLİ EREL’DEN, BAKAN BOZDAĞ’A YARGIÇLARIN KARARLARININ GERİSİNDE DURMA DAVETİ: SİZ BU HALİNİZLE HAKİM VE SAVCILARA DEĞİL ONLARIN TÜRK MİLLETİ İSMİNE VERMİŞ OLDUĞU KARARLARA SAHİP OLACAKTINIZ

İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda; Adalet Bakanlığı bütçe görüşmelerinde Bakan Bekir Bozdağ’a yargıçların kararlarının ardında durma çağrısı yaptı. Erel, “Siz Sayın Bakanım keşke bu kararları nedeniyle yerlerinden edilen hâkim ve savcıların kararlarının ardında durup ‘Bu kararların itiraz yeri üst mahkemelerdir. Ben savcıların, yargıçların verdiği kararların hukukçu, Adalet Bakanı olarak arkasındayım’ deseydiniz. İşte o vakit savcı ve hâkim, kararları nedeniyle kendilerini güvencede hissedebilirlerdi. Siz bu tutumunuzla hâkim ve savcılara sahip değil onların Türk milleti ismine vermiş olduğu kararlara sahip olacaktınız” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Adalet Bakanlığı, Şahsî Dataları Müdafaa Kurumu, Ceza mesken İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, Türkiye Adalet Akademisi, Yargıçlar ve Savcılar Şurası, Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay’ın 2021 yılı kesin hesap kanun teklifleri, 2023 yılı bütçe kanun teklifleri ile Sayıştay raporları görüşülüyor.

İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel, yargının en güçlü silahsız kuvvet olduğuna dikkat çekerek, “Eğer ülkede bu kuvvet yok edilirse, bir kümenin vesayeti altına girerse, ferdî ve siyasi menfaatlere alet edilirse, hasılı devletin adaleti elinden alınır ve işlemez hale getirilirse, bu temel yapı yok edilirse, ortaya çıkacak tabloyu taktirlerinize bırakıyorum. Bir ülkede adalete olan güven kaybolmuşsa, devletin tüm ünitelerine olan güven ortadan kalkar. Bu bağlamda yargı devletin onuru, namusu, erdemidir. Milletin tek güvencesi, umudu ve geleceğidir” dedi.

Erel, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’nun evrakına bakan hâkimin görev yerinin değiştirilmesini hatırlatarak, şunları belirtti:

“İstenilen talebi yerine getiremem’ dediği için bir yılı doldurmadan Samsun’a tayin edilmesi. Buna benzeri yüzlerce tez var. Bu argümanların gerçek olması dahi adalete olan güveni yerle bir etmektedir. Adalete olan güven her gün erozyona uğramaktadır. Siz Sayın Bakanım keşke bu kararları nedeniyle yerlerinden edilen hâkim ve savcıların kararlarının gerisinde durup ‘Yargı bağımsızdır, beğenilmeyen kararların üst yargı merci sürgün yerleri değildir. Bu kararların itiraz yeri üst mahkemelerdir. Ben savcıların, yargıçların verdiği kararların hukukçu, Adalet Bakanı olarak arkasındayım’ deseydiniz. İşte o vakit savcı ve hâkim kararları nedeniyle kendilerini güvencede hissedebilirlerdi. Siz bu halinizle hâkim ve savcılara sahip değil onların Türk milleti ismine vermiş olduğu kararlara sahip olacaktınız.”

“HAKİMLERİN CEZALANDIRILDIĞI YARGI SİSTEMİNE DÖNÜŞTÜ”

Erel, Türkiye’nin son yıllarda çağdaş demokrasiden uzaklaştığını kaydederek, “Modern demokrasiden uzaklaşmış, otoriter bir siyasi irade tarafından dizayn edilen ülke haline gelmiş. HSK bağımsız ve siyaset üstü kurum olmaktan çıkarılmış, yargı bağımsızlığından ve tarafsızlığından bahsedebilmenin ön şartı demokrasiyi, hukukun üstünlüğü benimsemiş bir hukuk devletinin varlığı, Türkiye özelinde hukukun üstünlüğünden bahsetmek imkânsız hale gelmiştir… Üzülerek söz edelim ki Türk yargısı iktidarın istediği kararları veren yargıçların ödüllendirildiği, iktidar taleplerine karşı karar vermeyen yargıçların cezalandırıldığı bir yargı sistemine dönüşmüştür” dedi.

İlgili Haberler