
Aci’nin eşi, Eylem Tok ve Timur Cihantimur hakkındaki şikayetini geri çekti!
Haber: Sezin Övüç
Oğuz Murat Aci’nin trajik bir trafik kazasında hayatını kaybetmesinin ardından eşi Şükriye Aci’nin “maddi ve manevi zararının karşılandığı” yönündeki açıklaması, Özer Aci ve Pervin Aci’nin tepkisine yol açtı. Oğuz Murat Aci’nin ailesi Flash Haber’e konuştu. Muhabirimiz Sezin Övüç’e konuşan anne ve baba gelinin iddialarına yanıt verirken gözyaşları ve öfke dolu anlar yaşandı.
ŞÜKRİYE ACİ’NİN İDDİALARI VE ÖZER ACİ’NİN YANITI
Muhabir Sezin Övüç, röportajın başında Şükriye Aci’nin “Psikolojik savaşa katlanamadım. Ekim ayından beri annemin evinde yaşıyorum ama öyle bir lanse edildi ki sanki keyfimden her şeyim varmış da yine de gitmişim gibi lanse edildi,” şeklindeki iddialarını aileye sordu.
Özer Aci, bu iddialara karşılık olarak şu ifadeleri kullandı:
“Ben bu davanın peşini hiçbir zaman bırakmadım, bırakmayacağım da. Devletim davama sahip çıktı ve sonuna kadar benimle beraber mücadeleye devam ediyor,” dedi. Şükriye Aci’nin bazı şeylerin farkında olmadığını belirten Özer Aci, “Oraya atmış olduğu imza, kamu vicdanının ve Acı ailesinin yüreğine saplanmış bir hançer gibidir,” ifadelerini kullandı. Maddi durumu ve davaya verdiği emek konusunda kamuoyunun bilgi sahibi olduğunu vurgulayan Özer Aci, Şükriye Aci’nin 14 aydır ortada yokken aldığı paraya kılıf uydurmaya çalıştığını iddia etti. “Acaba o parayla yastığa başını koyduğunda huzur bulabilecek mi? Kamuoyu vicdanı bunu rafa kaldıracak mı?” diye sordu. Kendi imzasının basit bir imza olmadığını, kamuoyu vicdanını yaraladığını belirten Özer Aci, “Ben ilk baştan beri hak, hukuk, adalet dedim. O insanların bir lokması benim kursağımdan geçmesin. Şükriye Aci, önce ailenin ne olduğunu, oğlunun kim olduğunu, kimin büyükbabası, kimin mirasçısı olduğunu öğrensin. Ona göre büyütmeye çalışsın. Çok mu zor durumda kaldın? Devletimizin sosyal fonları var, oraya müracaat etseydin,” diyerek tepkisini dile getirdi. Davasının sonuna kadar arkasında olduğunu ve şeriatın kestiği parmağın acımayacağını ifade eden Özer Aci, Sezin Övüç’ün tazminat parasıyla ilgili sorusuna ise, “Benim parayla pulla işim olmaz. Kimsenin parasına ihtiyacım yok. Kendi avukatı, avukatım olduğu dönemde gündeme getiriyor. Kendi yaptıklarına başkasına suç atmasınlar,” yanıtını verdi ve “Ben oğlumun kanını, maneviyatını parayla mı satacağım?” diyerek yayından ayrıldı.
PERVİN ACİ’NİN GÖZYAŞLARI VE FERYADI
Özer Aci’nin ardından söz alan Pervin Aci, gözyaşları içinde konuştu. “Para konusunu açmayın. Benim oğlumun kanı para olmaz. Yapmayın, parayı söylemeyin lütfen,” diyerek feryat etti. 14 aydır dışarı çıkmadığını belirten Pervin Aci, “Benim kuzum onu söylemez, onu zorla söylettiriyorlar. İleride pişman olacak. Öyle bir kız değildi,” dedi. Bir aydır ancak kendine geldiğini ve yine hastanelik olduğunu söyleyen Pervin Aci, “Benim çocuğumun kanını, rica ediyorum küçük gelinimden, torunuma o caninin, katilin parasını yedirmesin. Kim benim oğlumun kanını yerde bırakırsa Allah ona da benim gibi acıyı versin,” diye konuştu.
KARŞILIKLI SUÇLAMALAR: ARABALAR, EV VE HAYAT SİGORTASI
Şükriye Aci’nin “Eşimle ayrı arabalarımız vardı, kayınpederim sattı,” iddiası üzerine Pervin Aci, “Sorabilir miyim Şükriye’ye? Evlenmeden önce benim oğlumun neleri vardı? Sen geldiğinde öğretmendin, çalıştın mı? Evde oturdun, bir evlat doğurdun. Benim oğlum sana hiçbir şey yaptırmadı,” dedi. Araba satışı konusunda ise, “Suç bendeydi. Sabaha kadar uyumuyordum, herkesi rahatsız ediyordum. Eşim mecbur kaldı satmaya. Ama dedim ki bu parayı alıp altına yatır, ileride torunum… Ne bileyim benim kızım bu işleri yapacak,” açıklamasını yaptı. Oğlunun lüks bir arabası olduğunu ve o parayla torununa araba alabileceklerini düşündüğünü belirtti.
Şükriye Aci’nin “Göktürk’teki evi kendim aldım,” iddiasına Pervin Aci, “Oğlumun hayat sigortasıyla aldın. Sen mi çalıştın da aldın?” yanıtını verdi. Şükriye Aci’nin “Hayat sigortası bana yatmıştı,” iddiasına ise Pervin Aci, “Hayat sigortasını eşim götürdü. O aralar çok zor durumdaydık. Eşimin değil, çocuğumun şeyleri söyledi. Para lazım oldu, ‘Kızım şu parayı harcayabilir miyiz?’ dedim. ‘Bankaya koymuşsun ya, faizi ne kadar?’ dedi. Sorabilir misiniz, faiziyle verdi geriye?” şeklinde konuştu.
PERVİN ACİ’DEN ŞÜKRİYE ACİ’YE ÇAĞRI VE SİTEM
Pervin Aci, gözyaşları içinde, “Ben evladımı gömmüşüm, para benim neyime? Ben ancak oğlumun acısıyla baş başayım. Şükriye bunu yapmış. 6 aydır Şükriye’ye sorabilir misin ne yapıyor? Yazılarıma cevap vermemiş. Çocuğumu, torunumu 6 aydır görmedim. Ben adaletime, Cumhurbaşkanıma, Adalet Bakanıma güveniyorum. Çocuğumun kanını yerde bırakmayacaklar. Umurumda değil. Benim çocuğumun kanı yerde kalmayacak,” dedi.
Şükriye Aci’nin “Lüks yaşantım yok, evim olsa çocuğumu alacaklardı,” sözlerine Pervin Aci, “Of yavrum, ne kadar cahilsin! Bunu kim söylüyor sana? Ben 60 yaşındayım, benim varım kime kalacak? Torunuma. O kanı bozuk caninin, o katilin parasını çocuğumun kursağından geçirmesin,” diyerek tepki gösterdi.
Şükriye Aci’nin, oğlunun hastalığında kayınvalidesi ve kayınpederinin gelmediği iddiasına ise Pervin Aci, “Öyle mi? Telefonları gördün, kaç sefer aradım? Cevap verseydin. Benim torunum özellere gidiyor. Sağlık sigortası var. Yalınayak koşardım. Sen bana cevap vermedin, 6 aydır sesini duymadım. Ben kendi çocuğumun peşindeyim, acısıylayım. Bu acılı anaya bu kadar yüklenmesin,” diyerek sitem etti.
NE OLMUŞTU?
Eyüpsultan’da 1 Mart 2024 günü seyir halindeki 3 ATV aracından biri arızalanmış, yol kenarına çekilen arızalı araç tamir edilmeye çalışılırken aynı yönde ilerleyen iki araçtan biri, buradaki 3 ATV’ye çarpmış, yaralanan 5 kişiden Oğuz Murat Aci hayatını kaybetmişti.
Kazaya neden olan 17 yaşındaki sürücü Timur Cihantimur’un, olay yerine gelen annesi Eylem Tok’un aracıyla buradan uzaklaşıp, annesiyle önce Mısır’a, ardından ABD’ye gittikleri tespit edilmişti.
Şüphelilerin iadesi için geçici tutuklama talebi evrakı, Adalet Bakanlığınca ABD yetkili makamlarına iletilmiş, Adalet Bakanı Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Cihantimur ile annesi Tok’un, Boston’da çıkarıldıkları mahkemece tutuklandıklarını bildirmişti.
Soruşturma kapsamında şüphelinin babası Bülent Cihantimur’un iş yerinde çalışan kurumsal iletişim uzmanı Ayşe Ceren Saltoğlu 12 Mart 2024’te “suçluyu kayırma” ile “delileri gizleme” suçlarından tutuklanmış, Cihantimur ve kazadan sonra yaralılardan birinin kayıp telefonunu emniyete teslim eden Adem Kızıltepe hakkında ise adli kontrol tedbiri uygulanmıştı.
Baba Bülent Cihantimur da “suçluyu kayırma” suçundan “şüpheli” sıfatıyla ifade vermişti. Hakimlik, Bülent Cihantimur hakkında “imza atma” şartını içeren adli kontrol tedbiri uygulanmasını kararlaştırmıştı.
İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği, soruşturma kapsamında tutuklu olan Ayşe Ceren Saltoğlu’nun 18 Nisan 2024 tahliyesine karar vermişti.
Bakan Tunç, 11 Şubat’ta sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ise İstanbul’daki ölümlü trafik kazası sonrasında gittikleri ABD’de tutuklanan Eylem Tok ve Timur Cihantimur’un Türkiye’ye iadelerine karar verildiğini bildirmişti.
Kaynak: HABER MERKEZİ