
Son dakika deprem… Akdeniz’de deprem!
İstanbul’u sarsan 6,2 büyüklüğündeki Silivri depremi, şehirdeki riskli yapı stokunun ne kadar büyük bir tehdit oluşturduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kahramanmaraş depremlerinin ardından artan farkındalığa rağmen, İstanbul’da hala 1,5 milyon riskli konut bulunuyor. Ülke genelinde ise bu sayı 6 milyonu buluyor ve uzmanlar, bu konutlarda yaşayan vatandaşları acilen harekete geçmeye çağırıyor. İstanbul’da derhal yıkılması gereken 600 bin ev olduğu belirtiliyor.
“DÖNÜŞÜM VE GÜÇLENDİRME HAYATİ ZORUNLULUK”
Şehircilik ve Kentsel Dönüşüm Derneği Genel Başkanı Hüseyin Kılınçarslan, olası 7-7,5 büyüklüğündeki bir depremde İstanbul’da 500 binden fazla binanın hasar görmesinin beklendiğini ifade etti. Bu binaların 48 bininin ağır, 146 bininin ise orta derecede hasar alacağı öngörülüyor. Kılınçarslan, kentsel dönüşüm ve güçlendirmenin sadece binaları değil, aynı zamanda yaşam kalitesini, çevresel sürdürülebilirliği ve sanayinin depreme direncini artırarak afetlere karşı daha dirençli bir şehir oluşturmanın kritik bir adımı olduğunu vurguladı. Ayrıca, sanayi tesislerinin şehir dışına taşınmasının çevresel etkileri azaltacağını ve kentsel dönüşüm projeleriyle yeşil alanların genişletilmesine olanak tanıyacağını belirtti.
İSTANBUL’UN GELECEĞİ DÖNÜŞÜME BAĞLI
1999 depreminin ardından hedeflenen konut stokunu iyileştirme çalışmalarının henüz tam olarak hayata geçirilemediğini belirten Kılınçarslan, eski ve dayanıksız binaların yerine depreme dayanıklı yapılar inşa edilmesi, mevcut binaların güçlendirilmesi ve yapı denetim sistemlerinin sıkılaştırılması gerektiğini söyledi. İstanbul’un geleceğinin bu çalışmalara bağlı olduğunu vurgulayan Kılınçarslan, kamu, özel sektör ve sivil toplumun işbirliğinin şart olduğunu ve planlı, bilimsel verilere dayalı bir yaklaşımla hareket edilmesi gerektiğini dile getirdi.
ORTAK VİZYON ŞART
Gayrimenkul ve İnşaat Platformu Başkanı Mustafa Ekiz ise vatandaşların bilinçlendirilmesi ve teşvik edilmesinin sürecin en önemli adımlarından biri olduğunu vurguladı. Bürokratik süreçlerin hızlandırılması, mali desteklerin artırılması ve tüm tarafların ortak bir vizyon etrafında birleşmesi gerektiğini belirtti. Ekiz ayrıca, riskli bölgelere öncelik verilmesi, vatandaşların sürece aktif katılımının sağlanması ve teknolojik çözümlerin inşaat süreçlerine entegre edilmesinin önemine dikkat çekti. Vatandaşların da artık daha aktif rol alması ve dönüşüme gönüllü katılması gerektiğini söyleyen Ekiz, “Riskli yapılarda oturanlar dönüşüm için daha fazla geç kalmamalı” uyarısında bulundu.
GÜÇLENDİRME HIZ VE MALİYET AVANTAJI SUNUYOR
Bina güçlendirme uzmanı Sinan Türkkan, ülke genelindeki 6 milyon riskli konutun 5 milyonunun güçlendirme ile kurtarılabileceğini, İstanbul’daki yüksek riskli 600 bin konutun 150 bini için ise hemen harekete geçilmesi gerektiğini söyledi. Güçlendirmenin kentsel dönüşüme göre daha kısa süreli ve daha düşük maliyetli olduğunu belirten Türkkan, riskli konutlarda oturan vatandaşlara binalarını bir an önce dönüştürmeleri veya güçlendirmeleri çağrısında bulundu. Türkkan, doğru zemin, malzeme ve sistemle çökmelerin kader olmadığını ve güçlendirme ile riskli yapıların kurtarılabileceğini ifade etti.
Kentsel dönüşümde imar artışının her bölgede mümkün olmaması nedeniyle güçlendirmenin daha cazip bir seçenek olabileceğini belirten Türkkan, güçlendirmenin bir tadilat değil, binayı deprem yönetmeliğine uygun güvenlik seviyesine çıkarma çalışması olduğunu vurguladı. Vatandaşların binalarının deprem performans analizlerini yaptırması gerektiğini söyleyen Türkkan, güçlendirme sürecindeki bürokratik engellerin kaldırılması ve desteklerin artırılması çağrısında bulundu.
Kaynak: FLASH HABER TV