
Flash Futbol’da derbi ateşi
Galatasaray derbisinde kaybederse her şeyin biteceği kaygısıyla sahada çekingen bir görüntü sergileyen Fenerbahçe, beraberliğe razı oldu ve rakibine oranla nispeten daha iyi oynadığı maçta istediğini alamadı. Bir galibiyetin belki de koca bir sezonun kazancı olacağı derbi daha çok Galatasaray’ın istediği şekilde sonuçlandı. O beraberlik belki de umut anlamında bir kırılmaydı…
Ne var ki Rams Park’ta Fenerbahçe’den uzak duran umut 5 gün sonra Kasımpaşa’da kendini gösterdi. Galatasaray’ın iki kez öne geçip, bir kez de geriye düştüğü karşılaşma 3-3 berabere bitince, Antalyaspor maçı çok daha önemli hale geldi.
Kadıköy’de taraftar desteğini de arkasına alarak sayaya çıkan Fenerbahçe, ilk 30 dakikada bulduğu 3 golle işi bitirdi ve birkaç hafta önce 8 olan puan farkı 4’e indi. 3-0’lık galibiyeti eleştirmek belki birilerine ters gelebilir ama ben son 60 dakikada skor üretilmemesini biraz gevşemeye bağlıyorum. Rakibinin puan kaybettiği haftada kazanmak elbette önemli. Ancak daha farklı bir galibiyet psikolojik rekabette öne geçen Fenerbahçe’yi bir tık daha ileri taşıyacaktı. Bunun için gereken pozisyonlar da yakalandı ancak belki de 3-0 önde olmanın etkisiyle basit hatalar yapıldı.
Antalyaspor savunmasının pozisyon hatasını affetmeyen Mert’in kafa golüyle öne geçen Fenerbahçe açısından en çok konuşulması gereken bence ikinci goldü. Tadic’in 2 savunma oyuncusu ve kalecinin arasından çerçeveyi bulması önemli ama atağın gelişiminde Dzeko’nun çabası ve kalitesini ortaya koyması ondan daha önemli. Kendisini durdurmaya çalışan 3 rakibine ekarte edip, çizgiden topu içeri çevirmesi son derece klastı.
En-Nesyri Kadıköy’de 6 haftadır gol atmayı başarıyor. Bu güzel bir istatistik elbette. Ama ilk yarıda acemice bir panikle gelişine kaleye gönderdiği topu kontrol etmeyi denese belki de geceyi 2 golle tamamlayacaktı.
Fenerbahçe’de dün akşam en çok dikkat çeken oyunculardan biri de Oğuz’du. Genç yaşına rağmen yılların tecrübesi gibi oynayan Oğuz’u yürekten kutluyorum. Antalyaspor maçında aklımda kalan bir diğer konu da gelişen kontratakta topu sağdan bindiren arkadaşına aktarmak yerine kaleyi yoklayan Talisca, belki de de 4’üncü gole engel oldu. Ayrıca bildiğimiz Talisca’ya yakışmadı.
Antalyaspor adına çok fazla yazacak bir şey olmadı. Cılız birkaç atak dışında pozisyon üretemediler. Ve hem gece hem de hafta Fenerbahçe adına oldukça kârlı kapandı. Yükselen umutların şampiyonlukla taçlanması için kaldı 11 maç daha…
Fenerbahçe’nin ayak sesleri Galatasaray’ı titretmeye devam ediyor. Bu son cümlemi her hafta kullanmaktan çekinmeyeceğim…
Kaynak: FLASH HABER TV