Zeliha Aksaz Şahbaz’dan ”diyaliz faciası” açıklaması: ”Proje dışı uygulamaları tespit etmeden hastanenin faaliyete geçmesine izin veren Sağlık Bakanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz”
Aslında bu yazacaklarım Perşembe akşamı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le televizyonların Ankara Temsilcileriyle yediği bir yemekten arta kalan sohbet.
Özgür bey açıklıkla ve samimiyetle yaptığı sohbette “Off The Record” kısmında söylenenlerin bir derlemesini sizlerle paylaşmak istiyorum…
Özgür Özel’in bu yemekte söyledikleri çok dikkat çekiciydi. En çok eleştiri gelen “Normalleşme” sözü üzerinden herkese bir rest çekti ve “Bu normalleşmenin özü sonuna kadar devam edecek…” dedi. Normalleşmeyi tarif ederken; “Normalleşme popülist liderleri aşarak onlara rağmen kitlelerle konuşmak” diyerek kendi penceresinin köşelerini çok net çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la hiçbir biçimde kavga etmeyeceğinin altını da özenle çizerek; “İktidarlarla muhalefetin birbirine hakaret ettiği büyük kavgaların çıktığı bir ortamda anne babanın kavga ettiği ve çocukların kulaklarını kapatıp ikinizi de duymak istemiyorum dedikleri bir durum ortaya çıkıyor…Çocuğun kulağını kapamasıyla seçmenin herkese kulağını kapaması muhalefetin lehine değil…” diyerek siyasi rekabetin sert bir dille yükseltilmesini “Evdeki Aile Kavgalarına” benzetiyor…
Peki bundan sonra ne olacak sorusuna verdiği yanıtta çok açık; “Erdoğan’ın da elini sıkmaya devam edeceğim…Normalleşme bitti mi diyenler söylüyorum…Mesela gelecek bayramda yine Erdoğan’ı ararım burada bir sorun yok”.
Parti içinden ve kamuoyundan kendisine yöneltilen eleştirilere de yanıt veren Özgür Özel bir de Trump örneği veriyor; “Trump gibi birisi öngörülemezlikle bir noktaya geliyorsa Özgür Özel gibi bir liderde, bir genel başkanda açık sözlülükle ve çok hareketli olarak bir noktaya gelmeyecek diye bir şey yok. Trump’tan bir başarı hikayesi çıkıyorsa bizim samimiyetimizden ve gayretimizden de bir başarı çıkar. Böyle başardım böyle devam edeceğiz….”.
Siyasetteki başarısını kendi özgüvenine ve olduğu gibi davranmasına borçlu olduğunu söyleyen Özgür Özel başarı hikayesine şunu da eklemeyi ihmal etmiyor; “Daha önceki liderler benim gibi değil diye ben de öyle olamam…Ben buraya kadar böyle geldim. Ben grup başkanvekiliyken de böyleydim…Bazen enerjik olmanın çok dolaşmanın zararını görüyoruz…Çünkü ağzınızdan çıkan her kelimeyi istismar ediyorlar ancak buna da alışacaklar çünkü bu çarpıtmalar artık işe yaramıyor…25 yaşından beri meslek siyasetinin 35 yaşından beri de ülke siyasetinin bir parçasıyım…Geldiğim her noktaya olduğum gibi geldim hiç rol yapmadan…Hiç kendimi değiştirmeye niyetim yok…”.
Özgür Özel parti içi muhalefete de sık sık göndermeler yapıyor. Bir zamanlar Kemal Kılıçdaroğlu’nun prensi olarak anılan kendisiyle ilgili eleştiriler yapan Oğuz Kaan Salıcı’ya da göndermeler yaparak parti içi muhalefetin “güçsüz”, “etkisiz” ve “taban desteğinden uzak” olduğunu vurgulayarak şöyle devam ediyor;
“Toplumda olmayan bir sıklet merkezinin kurultay sonunda olmasını kimse beklemesin…Olmayan bir sıklet merkezi varmış gibi gösteriliyor…. Gücü yok benden istiyor…Senin gücün kuvvetin kudretin yok geçmişte ezdiğin örgüt karşına geçmiş sen benden kurultay talep ediyorsun…Gücü olan buyursun kendisi çıksın benden talep etmesin… Kendisi kurultay toplayamayanlar genel başkan kurultay toplasın diyor…Partinin oylarını düşürmeyi göze alarak kimse benden kurultay toplamamı beklemesin. Gücü olan gitsin imza toplasın. Muharrem İnce Atatürk gelse bu kurultayı kazanamaz demişti…Ben de dedim ki emin olmayın sokaktaki insan delegeyi ikna edecek dedim öyle oldu. Şu anda sokakta karşılığı olmayan hiçbir grubun herhangi bir yerde etkili olması mümkün değil…Buna rağmen ortaya konulan bu olumsuz çabalar partiye güç kaybettirir. O yüzden öyle küçük istasyonlarda hiç durmuyoruz…”.
Özgür Özel’in en büyük vurgusu işe şu; “Kimse benden değişmemi beklemesin.Ben böyle geldim böyle gideceğim…!”
Açıkçası Özgür Özel yoluna çıkanlara açık olarak şunu söylüyor; “Hodri Meydan…!”
Kaynak: FLASH HABER TV