Sezai Temelli: “Kalkınma Planı Genel Anlamıyla Hep Temennilerden Oluşmuş, Hayali Rakamlar Var”
TÜRKŞEKER MALATYA ŞEKER FABRİKASI 67. PANCAR ALIM KAMPANYASINI BAŞLATTI
Türkiye Şeker Fabrikaları (TÜRKŞEKER) Malatya Şeker Fabrikası, 2022-2023 yılı 67’nci pancar alım kampanyasını törenle başlattı. Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, “Özelleşen fabrikalar nedeniyle arz güvenliğini riske sokacak bir gelişme Türkiye’yi büyük miktarlarda şeker ithalatıyla karşı karşıya bırakabilecektir” derken; Türkşeker Genel Müdürü Muhiddin Şahin ise “Üretimimiz tüketimimize yetecek seviyededir. Üzülmeye ya da kıtlık olacak kaygısı içerisine girmeye gerek yok” diye konuştu.
TÜRKŞEKER Malatya Şeker Fabrikası, 2022-2023 yılı 67’nci pancar alım kampanyasını törenle başlattı. Malatya Şeker Fabrikası Müdürü Suat Altun, yeni üretim döneminde Elazığ, Sivas, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Gaziantep, Adıyaman ve Malatya’da pancar ekimi yapıldığını kaydederek, “70 bin dönüm alanda bin 292 çiftçi pancar ekimi yaparak, 445 bin ton pancar tesellüm edilecek ve 400 bin ton pancar işlenecektir. Buna karşılık 50 bin ton kristal şeker üretilerek, yan ürün olarak 120 bin ton yaş pancar posası 18 bin ton melas elde edilecektir” dedi.
“SEKTÖRÜMÜZ UZUN SÜREDİR KIRILGAN BİR DÖNEM YAŞAMAKTADIR. PANDEMİ, UKRAYNA VE RUSYA GERGİNLİĞİ BU KIRILGANLIĞI DAHA DA ARTIRMIŞTIR”
Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, piyasa dinamikleri açısından şeker sektörünün uzun bir süredir kırılgan bir dönem yaşadığını ifade etti. Gök şunları söyledi:
“Piyasa dinamikleri açısından sektörümüz uzun süredir kırılgan bir dönem yaşamaktadır. Pandemi, Ukrayna ve Rusya gerginliği bu kırılganlığı daha da artırmıştır. Aynı zamanda çiftçilerin artan üretim maliyetleri gelirlerinde düşüşe yol açmış, pancar ve şeker üretiminin sürdürülebilirliği açısından risk taşımaktadır. Diğer taraftan bu süreçte pazarda en hızlı büyüyen ve diğer ürünlerin pazarını daraltan yüksek yoğunluklu tatlandırıcı ithalatı, yerli üretim karşısında yeni bir cephe açmış durumdadır. Türkşeker reel olarak küçülen yatırım ödenekleri nedeniyle büyük ölçüde idame odaklı yatırımlara yönelmiş, küresel teknolojik düzeyin çok gerisinde kalmıştır.
“ÜLKEDEKİ SANAYİ KURULUŞLARI ARASINDA İLK 5 İÇERİSİNDE OLAN TÜRKŞEKER, SÜRECİN SONUNDA 61’İNCİ SIRAYA GERİLEMİŞTİR”
Ülkedeki sanayi kuruluşları arasında ilk 5 içerisinde olan Türkşeker, sürecin sonunda 61’inci sıraya gerilemiştir. 2018 yılında fabrikalara tanınan üretim şartının sona ermesine bir yıllık bir süre kalmıştır. Bu fabrikaların süre sonundaki yol haritaları arz güvenliği ve piyasa dinamikleri açısından büyük önem arz etmektedir. Bu belirsizlikler karşısında maalesef halen herhangi bir aksiyon alınmış değildir.”
“ÖZELLEŞEN FABRİKALAR NEDENİYLE ARZ GÜVENLİĞİNİ RİSKE SOKACAK BİR GELİŞME TÜRKİYE’Yİ BÜYÜK MİKTARLARDA ŞEKER İTHALATIYLA KARŞI KARŞIYA BIRAKABİLECEKTİR”
Gök, Türkiye’nin pancar üretim potansiyeli, kurum ve üretim kapasitesi bakımından kendine yeten bir ülke olduğuna dikkat çekerek, şöyle devam etti:
“Altını çizmek gerekir ki özelleşen fabrikalar nedeniyle arz güvenliğini riske sokacak bir gelişme Türkiye’yi büyük miktarlarda şeker ithalatıyla karşı karşıya bırakabilecektir. Bu nedenle önümüzdeki dönemde sektörün sürdürülebilirliği açısından piyasa önlemleri başta olmak üzere gereken yapısal, yönetsel önlemler acilen hayata geçirilmelidir. Arzın güvencesi olan Türkşeker güçlendirilmeli, sektörel verimliliğin ve rekabet gücünün artırılmasına yönelik politikalar öncelenmelidir. Ayrıca, ülkemiz şekerinde vizyon eksikliğimizi giderecek bir kalkınma planının hayata geçirilmesi, şeker fabrikalarının yapısı, işleyişinin korunması, C şeker üretiminin desteklenmesi ve fabrikalara sorumluluk verilmesi, üretici-çalışan organizasyon yapısıyla kontrol mekanizmasının işletilmesi, Türkşeker’de alt yüklenici uygulamasına son verilerek, geçici işçilerin kadro düzenlemesinin yapılması, Türkşekerlerin kendi kadrolarını oluşturması, nişasta bazlı şeker üretimi ve yüksek yoğunluklu tatlandırıcı ithalatı sıkı bir denetimden geçirilmelidir.”
“ÜRETİMİMİZ TÜKETİMİMİZE YETECEK SEVİYEDEDİR.”
TÜRKŞEKER Genel Müdürü Muhiddin Şahin, Türkşeker’e ait 15 şeker, 2 etil alkol, 2 makine, 1 tanede elektromekanik fabrikasının olduğunu kaydederek, “Türkiye’de 33 şeker fabrikası var, bunun 15’i devletimize, 6’sı Pankobirlik, 12’si de özel sektöre ait. Orantısal olarak baktığımızda son dönemde şeker fiyatlarındaki hareketlilikten dolayı bunu belirtmek istiyorum; yüzde 36,5’ini devlet olarak Türkiye’deki şeker üretimini yapıyoruz ve piyasayı regüle edip, arz güvenliğini sağlıyoruz. Türkiye’de hiçbir zaman şeker krizi ve şeker arzında bir sıkıntı yok. Ukrayna savaşından kaynaklanan ufak bir dalgalanma oldu ama genel olarak Türkiye’de ortalama kişi başına şeker tüketimi 29 ila 31 kilogram arasındadır. Türkiye’de yaklaşık 2 milyon 700 bin ton şeker üretilir ve bir o kadar da şeker tüketilir. Üretimimiz tüketimimize yetecek seviyededir. Üzülmeye ya da kıtlık olacak kaygısı içerisine girmeye gerek yok. Şeker üretimimizin bu sene çok daha iyi olacağını ümit ediyoruz” dedi.
Şahin, Türkiye’deki şeker üretim kapasitesinin 3 milyon 600 bin ton, ihtiyacın ise 2 milyon 700 bin ton olduğunu kaydederek, yaklaşık bir milyon 200 bin tonda Türkşeker’in kapasitesinin olduğunu belirtti.
“BURADAKİ FABRİKANIN KORUNMASI DA MALATYA AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİDİR”
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ise “Şeker ve Sümerbank Fabrikaları, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda ilk lokomotif sanayileridir. Bu anlamda bu fabrikaların bizim nezdimizde hafızamızda ve belleğimizdeki yeri ve önemi büyüktür. Malatya’da bir Sümerbank fabrikamız vardı, farklı bir vizonla üzerine AVM yapıldı. Esasında buraların bir sanayi müzesi olmasını istedik ama gücümüz yetmedi. Buradaki fabrikanın korunması da Malatya açısından çok önemlidir. Malatya’daki sivil toplum örgütleri ve siyasilerin genel talepleri doğrultusunda Şeker Fabrikası alanı bin dönümdü ama 300 dönümlük bir kısmın şeker üretim amacıyla değerlendirme fırsatımız oldu” dedi.
“BİR TORBA ŞEKERİ BURADAN NE ŞAHSIM NE DE HİSSEDARI OLDUĞUM ŞİRKET SATIN ALMAMIŞTIR”
AKP Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı da Malatya Şeker Fabrikası üzerinden siyasi polemiklere girilmemesini gerektiğini ifade ederek, şirketlerinin fabrikadan şeker alımı yaptığı yönünde iddialarla ilgili “Bir torba şekeri buradan ne şahsım ne de hissedarı olduğum şirket satın almamıştır” dedi.
AKP Malatya Milletvekili Ahmet Çakır ise şeker piyasasında özel sektör ve stokçuların katı tutumundan kaynaklı bir dalgalanmanın olduğunu belirterek, “Ama ekim alanları genişletilerek alınan tedbirlerle bu yıl çok rahat sezon geçireceğimiz kanaatindeyim” dedi.
“ŞEKER FABRİKALARI BİZİM GÖZ BEBEKLERİMİZ”
Malatya Valisi Hulusi Şahin ise “Bu tesislerin elimizde olması hem pandemi dönemi hem de Ukrayna krizi nedeniyle piyasalarda yaşanan dalgalanmaların Türkiye’de çok daha az hissedilmesi, bu tesislerin bu imkânların elimizde olması sayesinde oldu” diye konuştu.