Mustafa Yeneroğlu’dan Soylu’ya: “Hangi Kanuna Dayanarak Vatandaşların Kişisel Verisini Cep Telefonunuzda Taşıyorsunuz?”
İYİ PARTİ’DEN, SEDAT PEKER’İN İDDİALARINDA GEÇEN İSİMLER HAKKINDA SUÇ DUYURUSU: “ALİ FUAT TAŞKESENLİOĞLU, FETÖ YÖNETİCİLİĞİNDEN DE SORUŞTURULSUN”
İYİ Parti, Sedat Peker’in ‘rüşvet ve yolsuzluk’ iddialarında ismi geçenler hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, eski Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu hakkında FETÖ yöneticiliğinden de soruşturma açılması talep edildi. İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, “Tüm delilerinin toplanması, delillerin toplanmasıyla birlikte mal varlıklarına ilişkin ilgili tedbirlerin konulması, arama ve el koyma süreçlerinin hızlandırılmasına ilişkin taleplerimizi içeren; bunun aslında temelde fikir, amaç ve eylem birliği içerisinde bir örgütlü eylem olduğunu vurgulayarak şikayetimizi yaptık” dedi.
Sedat Peker, sosyal medya hesabından hesaptan yaptığı paylaşımlarda, AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu, TOBB Deniz Meclisi üyesi Salih Orakçı ve Marka Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mine Tozlu Sineren’in adının karıştığı rüşvet iddiasında bulundu. Peker, Mine Tozlu Sineren’den, borsada bir işlemi gerçekleştirmek için rüşvet istendiğini ve ismi geçen diğer kişilerin de bu rüşvet ağının içinde olduğunu öne sürdü.
İYİ Parti, Peker’in iddialarında geçen isimler hakkında bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu hakkında FETÖ yöneticiliği ve üyeliğinden de soruşturma yapılması gerektiği belirtildi. İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, suç duyurusunun ardından Ankara Adliyesi önünde yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“BUGÜN BU ŞİKAYETİ YAPMAK ZARURETİ HASIL OLDU”
“İYİ Parti İl Başkanlık Divanı üyelerimiz adına şikayet dilekçelerimizi sunduk. Şu an Ankara dışında bulunan başkanlık divanı üyelerimiz de bulundukları illerde şikayet dilekçelerini sundular. Ceza Muhakemeleri Kanunu çok açık. Bu konuda İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener’in de devlete ve millete ilişkin hassasiyeti ve duyarlılığıyla bugün bu şikayeti yapmak zarureti hasıl oldu.
“BİR ÖRGÜTLÜ EYLEM OLDUĞUNU VURGULAYARAK ŞİKAYETİMİZİ YAPTIK”
Özellikle Sermaye Piyasası Kurumu’na ilişkin buradaki olası ya da iddia edilen yolsuzluklara ilişkin hem bunların araştırılması hem de bu iddialar eğer doğru ise bunların tüm delilerinin toplanması, delillerin toplanmasıyla birlikte mal varlıklarına ilişkin ilgili tedbirlerin konulması, arama ve el koyma süreçlerinin hızlandırılmasına ilişkin taleplerimizi içeren; bunun aslında temelde fikir, amaç ve eylem birliği içerisinde bir örgütlü eylem olduğunu vurgulayarak şikayetimizi yaptık.”
İYİ Parti’nin suç duyurusu dilekçesinde şunlar kaydedildi:
“Şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu, 17.04.2018 tarihinde Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı olarak atanmış, 17.04.2022 tarihinde görev süresi bitene kadar SPK başkanlığı görevini yürütmüştür.
Kamuya açık kaynaklardan alınan bilgiye göre, OHAL kapsamında çıkarılan 670 numaralı KHK dayanak gösterilerek (17 Ağustos 2016); FETÖ’nün finans ayağı olarak kabul edilen Bank Asya’daki 1 milyon 600 bin hesap incelemeye alınmış, birden fazla hesabı olan gerçek ve tüzel kişiler tasnif edilmiş, özellikle Ocak 2014 – 4 Şubat 2015 – 30 Mayıs 2015 tarihlerindeki hesap hareketleri soruşturma makamları ve mahkemelerce dikkate alınmış, FETÖ üyeliği, örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme gibi suçlardan yapılan soruşturma ve yargılamalarda Bank Asya’daki hesap hareketleri bazen tek başına bazen de diğer deliller ile birlikte mahkumiyet gerekçesi olmuş, birçok kamu görevlisi Bank Asya hesap hareketleri sebebi ile KHK’lar ile ihraç edilmiş, Bank Asya’da hesabı olanlara ilişkin halen güvenlik araştırmalarında bu konu bir kriter olarak değerlendirilmektedir.
Yukarıda saydığımız ve Bank Asya ile doğrudan veya dolaylı ilişkisi olan herkes işlem görürken Ekim 1996’dan itibaren Bank Asya’da 16 yıl sırası ile Proje Pazarlama Müdür Yardımcısı, Merter Şube Müdürlüğü, Sultanhamam Şube Müdürlüğü, Genel Müdürlük Kredi Tahsis Birim Müdürlüğü, Kredi Tahsis Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüten şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Banka Asya’da ‘dolu dolu’ geçen 16 yıl sonunda önce Vakıflar Bankası T.A.O. Yönetim Kurulu Üyesi, sonrasında Halk Bankası Yönetim Kurulu Üyesi, aynı gün Halk Bankası Genel Müdürü ve son olarak da Sermaye Piyasası Kurulu Başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.
Bank Asya’dan ev, araç kredisi çektikleri için soruşturma geçiren binlerce vatandaşımıza rağmen FETÖ’nün finans ayağı olan Bank Asya’nın 16 yıl her kademesinde çalışan şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu, bu soruşturmalardan muaf tutularak, kariyeri yükselerek devam etmiştir. Bu soruşturma vesilesiyle şüpheli hakkında FETÖ yöneticiliği ve üyeliğinden de gerekli soruşturmanın artık yapılması gerekmektedir.
Diğer şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu Ban ise FETÖ liderine 2013 yılında methiyeler sıraladığı sosyal medya paylaşımlarına rağmen üç dönemdir AK Parti Milletvekili, aynı zamanda da Bank Asya’nın 16 yıl boyunca her kademesinde görev yapmış olmasına rağmen, kamu bankalarımız için vazgeçilmez bir yönetici olarak siyasi iktidar tarafından tescillenmiş şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun kız kardeşidir.
Diğer şüpheli Ünsal Ban ise şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu Ban’ın eşi, şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun eniştesi, Türk Hava Kurumu Üniversitesi eski rektörüdür. Hani şu Türk Hava Kurumu’nun eski başkanı Osman ve Yıldırım ve oğlu Emre Yıldırım’ın rüşvet ve yolsuzluktan tutuklandıkları ve yargılandıkları Türk Hava Kurumu Üniversitesi’nin o dönemdeki rektörüdür.
Şüphelilerden bir diğeri, işbu dilekçemizi hazırlarken sağlık sebepleri ile istifa ettiği haberleri basına yansıyan Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu; diğer bir şüpheli Salih Oorakçı ise Eski Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürlüğü görevlerinde bulunmuş, halen de TOBB Deniz Meclisi Üyeliği’ne devam etmektedir.
Basına detaylı olarak yansıyan, günlerdir televizyonlarda, sosyal medyada yer alan ve kamuoyunda da büyük yankı bulan iddiaların Başsavcılığınız tarafından ‘görülmemiş, görülse bile zaman bulunup okunmamış ve seyredilmemiş olması ihtimaline binaen’ vatandaş sorumluluğu, devlet ve millet hassasiyetimiz ile işbu dilekçeyi hazırlayarak şikayette bulunmak zarureti hasıl olmuştur.
Şikayetimize konu olaylar, SPK ve faaliyetlerine ilişkindir.
Tahkikatınıza ışık tutmak adına; SPK’da yapılabilecek ve titizlikle araştırılması gereken usulsüzlüklerden başlıcaları; usulsüz halka arz izinleri, usulsüz bedelli sermaye artırımları, usulsüz işlem yasakları, idari para cezaları ve suç duyuruları.
Sayın Başsavcılığınız tarafından resen de dikkate alınacağını umduğumuz ve yukarıda da üç ana başlık halinde sıraladığımız hususların işbu şikayet dilekçemiz dikkate alınarak derinlemesine soruşturulması, ancak bizim şikayet dilekçemiz ile yetinilmeyerek sayısız küçük yatırımcıyı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin her bir vatandaşının hakkını ve ekonomik kriz ile boğuşan ülkemizdeki yatırımcıyı, sanayicimizi, hatta bu silsilede esnafımızı muhafaza etmek hem vatandaşlık vazifesidir hem de Türk hukuku ve yargısının asli görevidir.
1-USULSÜZ HALKA ARZ İZİNLERİ
Usulsüz halka arz izinleri, aslında SPK tarafından halka arz izni verilmemesi gereken şirketlerin halka arzına izin verilmiş olmasıdır. Bu kapsamda, halka arz edilmesi için gerekli nitelikleri taşımayan ve özellikle oldukça borçlu şirketler ve diğerlerinin olması gereken payların, ihraç bedeli şişirilmek suretiyle yatırımcıya yüksek fiyattan arz edilmesidir.
Böylelikle, özellikle ortak pay satışı da içeren arzlarda doğrudan patronların cebine haksız kazanç girmesi sağlanmaktadır. İmtiyazlı paylar nedeniyle halka açık şirketlerdeki payların çoğunun halka arz edilmesi halinde dahi imtiyazlı payları elinde tutan patronların yönetim ve dolayısı ile şirket üzerindeki hakimiyetleri sürmektedir.
Şüpheliler Ali Fuat Taşkesenlioğlu, kız kardeş Zehra Taşkesenlioğlu Ban, enişte Ünsal Ban ve soruşturmanız ile elde edilecek başka aracıların, mevcut bazı danışmanlık şirketleri aracılığı ile halka arza onay işini hallettiklerine ilişkin kamuya açık kaynaklarda yer alan iddiaların ivedilikle ve öncelikle incelenmesi gerekmektedir.
Bu usulsüz halka arz onay işinin diğer paydaşları ise usulsüz olarak halka arz edilecek şirketin yönetimindekiler, ihracı organize eden ana aracı kurum ve ihraçtan sonra o hisseye ilgiyi sağlamak üzere hisseyi ihraç fiyatından yukarı götürmekle ve oradan ikinci bir satış dalgası ile küçük yatırımcıları mağdur etmekle görevli piyasa manipülatörleridir. Bu gerçek ve tüzel kişilerin de tespiti ve cezalandırılmaları gerekmektedir.
Şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu’nun dahil olduğu Maya Proje ve Yönetim Şirketi’nin (mayaprojeyönetim.com) SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun değişmesi ile kapatılması ve halen ‘Linkedin’ isimli iş dünyası sosyal ağında şirketin Zehra Taşkesenlioğlu’na ait olduğu bilgisi yer almaktadır.
Her ne kadar şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu buradaki paylarını 2019 senesinde devretmiş olsa da bu devre kadar doğrudan buradaki faaliyetlerini sürdürdüğü, devir sonrasında ise SPK Başkanı olan abisi şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu değişene kadar, dolaylı olarak buradaki faaliyetine devam ettiği iddialarının titizlikle araştırılması gerekmektedir.
2-USULSÜZ BEDELLİ SERMAYE ARTIRIMLARI
Halihazırda usulsüz şekilde şişirilmiş fiyatlardan halka arz edilen veya piyasada ederinden daha yüksek fiyattan işlem gören payların, üzerine yıkıldığı küçük yatırımcı için sonraki aşamada olası SPK kararlarının katkısı ile yaşatılan bir diğer mağduriyet, usulsüz bedelli sermaye artırımlarıdır. SPK, sermaye artımı onay kararlarını, 22.06 2013 tarihli ve 28685 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Pay Tebliği (VII-128.1) kapsamında vermektedir.
Bedelli sermaye artırımı, en basit ifadeyle pay sahiplerinden tekrar ellerindeki pay başına ek para istenilmesi suretiyle şirketin sermayesinin büyütülmesidir. Bu işlemin keyfi ve daha önce payların satıldığı küçük yatırımcıyı mağdur edilecek şekilde yapılmasına SPK’nın onay vermesi durumundaki usulsüzlük ile görevin kötüye kullanılması suçu oluşmaktadır. Bu usulsüzlükler konusunda SPK uygulaması bakımından çok sayıda iddia bulunmaktadır. Bedelli sermaye artırımları, genellikle borsada hisse senedinin fiyatını düşürücü etki de yapmaktadır.
3-USÜLSÜZ İŞLEM YASAKLARI, İDARİ PARA CEZALARI VE SUÇ DUYURULARI
SPK Başkan ve denetim uzmanlarına rüşvet verilmek suretiyle piyasadaki manipülatörlerin, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu madde 104’te kabahat olarak düzenlenen piyasa bozucu eylem-idari para cezası (IPC) ve Sermaye Piyasası Kanunu madde 107’de suç olarak düzenlenen piyasa dolandırıcılığı-manipülasyon soruşturmalarının kurul bünyesinde üzerinin kapatıldığı veya düşük idari para cezaları ile konunun yargı denetiminden kaçırıldığı iddia edilmektedir.
Sermaye Piyasası Kanunu madde 115, burada SPK’yı tek yetkili kılmakta ve savcılık, Sermaye Piyasası Kanunu’nda düzenlenen suç ve eylemlerle ilgili doğrudan soruşturma yapamamaktadır. Sermaye Piyasası Kanunu madde 115, mevcut haliyle SPK’yı ve SPK Başkanı’nı adeta suç ve kabahatler konusunda soruşturmada ve karar almada tek yetkili kılmıştır.
Sonraki yargı süreçlerinde de kanunda öngörülmesine rağmen fiilen henüz kurulamamış sermaye piyasasında uzman mahkemeler olmayışı nedeniyle genellikle SPK’nın tespit ve kabulleri üzerinden yargılama yapılmaktadır. Bu durum, SPK Başkan ve görevlilerine, görevlerini kötüye kullanmaları halinde yargı-denetim boşluğu yaratabilecek bir güç vermektedir. Uygulamada da bu boşluk fiilen oluşmuştur. Yargı denetiminde olmayan bu işlemlere ilişkin Başsavcılığınız tarafından ‘titizlikle’ yapılacak tahkikat sonucunda; SPK’da açılması gereken soruşturmaların açılmadan kapatılıp kapatılmadığı, sümen altı edilmiş soruşturma olup olmadığı, açılan soruşturmalarda ise olması gerekenden az cezalar ile bir ayrıcalık yaratılıp yaratılmadığının tespiti mümkün olacaktır.
Bu durum, bir diğer yönüyle de SPK’nın spekülatörler arasındaki rekabette bazılarının saf dışı bırakılması amacıyla hukuka aykırı fahiş idari para cezası ve işlem yasakları verebilmesinde usulsüzlük olup olmadığı da bu konudaki kararların titizlikle tek tek incelenmesi ve muhatapların bilgisine başvurulması ile mümkün olacaktır.
Mine Tozlu Sineren, 27.08.2022 tarihinde Halk TV’de katıldığı programda, VII-128.1 sayılı Pay Tebliği’nin 13. maddesinde belirtilen halka arz yapılmaksızın ‘tahsisli satış’ yöntemi ile SPK’ya yaptığı başvurusu ile başlayan süreci anlatmıştır.
Tahsisli sermaye artırımı, Pay Tebliği kapsamında SPK onayı dahilinde yapılabilecek bir işlemdir. Tahsisli sermaye artırımı, en basit ifadeyle şirket sermayesinin kime satılacağı belirlenmiş (tahsis edilmiş) yeni payların satışı suretiyle artırılmasıdır. Mine Tozlu Sineren’in, KAP (Kamuyu Aydınlatma Platformu) verilerine göre şirkette kayda değer payı kalmamış olup sadece yönetimde yer almaktadır.
Mine Tozlu Sineren, usulsüz tahsisli sermaye artırımları için değişik zamanlarda şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu, şüpheli Serkan Taranoğlu, şüpheli Salih Orakçı ile görüşmüş; bu şekilde SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu’na etki edilmeye çalışıldığı açıkça ifade edilmiştir.
Mine Tozlu Sineren, yine aynı programda, bir üst paragrafta isimleri sayılan şüphelilerin kendisinden talep ettikleri meblağları tedarik ederek veremediğini, talebinin de bu yüzden yerine getirilmediğini ifade etmiştir.
Mine Tozlu Sineren’in görsel basında yer alan, yukarıda aktarmış olduğumuz samimi açıklamaları dikkatle incelendiğinde; şikayet edilenlerin bir kısmının, kamu görevlisi de olması sebebi ile nüfuz kullanarak Mine Tozlu Sineden ve belki de nicelerini mağdur edilerek kendilerine kazanç sağladıkları ortaya çıkacaktır.
Sosyal medyada şüpheli Ünsal Ban’ın eşi şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu Ban ile boşanma süreçlerine ilişkin paylaşımlarından yola çıkarak, Zehra Taşkesenlioğlu Ban’ın görüntülerinin yer aldığı ve yine şüpheli Ünsal Ban tarafından çekildiği anlaşılan, sosyal medyada da viral olan itiraf niteliğindeki Zehra Taşkesenlioğlu Ban’ın videosu; şüpheli Ali Fuat Taşkesenlioğlu, şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu Ban ve Şüpheli Ünsal Ban’ın fikir, amaç ve eylem birliği içerisinde hareket ettiklerine ilişkin bir delil niteliğindedir.
Şüpheli Zehra Taşkesenlioğlu Ban ve şüpheli Ünsal Ban’ın boşanma davalarına ilişkin dosyanın da işbu şikayetimiz için mahkemesinden talep edilmesi gerekmektedir. Fikir, eylem ve amaç birliği içerisinde, aynı zamanda sahip oldukları eski ve yeni görevleri ve sıfatları kullanarak, birlikte ve/veya ayrı ayrı Sermaye Piyasası Kurulu’nun güvenilirliğini gölgeleyen, kamuya açık kaynaklarda yer alan haber, televizyon programındaki Mine Tozlu Sineren’in samimi beyanları çerçevesinde; şikayetimizde yer alan ve Başsavcılığınız tarafından resen tespit edilecek diğer şüpheliler hakkında TCK madde 220, 250, 251, 252, 255, 257, SPK Kanunu ve soruşturma esnasında ortaya çıkacak diğer suçlar çerçevesinde gerekli soruşturmanın yapılarak cezalandırılmaları; suçtan ve suçlardan elde ettikleri gelirler ve malvarlıklarına tedbir konulmasını, şüphelilerin kendilerinin ve yakın çevrelerinin mal varlıklarındaki artışın araştırılarak tedbir kapsamının değerlendirilmesini, kamuya açık kaynaklarda iddia edilen iş yeri ve meskenlerde gerekli arama ve el koyma kararlarının ivedilikle alınarak uygulanmasını işbu dilekçemiz ile talep etmek zarureti hasıl olmuştur.
Kamuoyunu rahatsız eden, vicdanları yaralayan, kamu kurum ve kuruluşlarına güveni ortadan kaldıran, yukarıda arz ve izaha çalıştığımız hususlarda bir soruşturma başlatıldığına ilişkin başsavcılıklardan bir açıklama gelmediği için işbu dilekçemizi sunuyoruz.
İstem Sonucu: Açıklanan ve resen bulunacak sair nedenlerle dilekçemizde yer alan ve soruşturma aşamasında tespit edilecek diğer şüpheliler hakkında gerekli soruşturmanın yapılarak kamu davası açılmasına ve cezalandırılmalarına karar verilmesi, saygı ile arz olunur.”