Bir senet üzerinde temelde iki yöntemle sahtecilik yapılabilir. Bunlardan birincisi senet sizin adınıza tamamen sahte olarak düzenlenebilir. Bu yöntemde senedin kendisi dahil olmak üzere üzerindeki imzaya kadar sahtedir. bu tür sahtecilikler imza incelemesi ve tahrifat incelemesi yapılarak tespit edilebilmektedir.

İkinci tür sahtecilik ise senet karşılıklı iyi niyetle düzenlenmiştir. Ancak her iki taraftan biri borçlu veya alacaklı tarafından senet üzerinde oynama yaparak tanzim tarihini, vade tarihini veya senedin rakamla değer gösteren hanesinde tahrifat yapabilirler. Bu tür durumlarda ise senet üzerinde tahrifatincelemesi yapılması gerekmektedir.

Senet dolandırıcılığı son dönemde yeniden arttı. Türkiye Gazetesi’nin haberine göre İnternet veya kargo alışverişlerinde farklı yöntemlerle sahte çek veya senet imzalatan dolandırıcılar, vatandaşı mağdur ediyor.

Yargı safhasının da uzun sürmesi mağduriyeti daha da artırırken binlerce kişiyi tuzağına düşüren sahtekârlara karşı alınabilecek tedbirleri hukukçu Cüneyt Toraman anlattı. Vatandaşların imza konusunda dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Toraman “Evinize gelen kargo veya yemek fişi gibi belgelere imza atmayın. Çünkü imza atmanızı zorunlu kılan bir husus yok. Kargocu gibi kapıya gelerek daha önce evrakların arasına koydukları çek veya senetleri imzalatabiliyorlar. Ondan sonra bu belgeleri başka kişilere devrediyorlar. Bunun hukukta çözümü var. Böyle bir senet işleme konulursa imzalayan kişi, temel borç ilişkisine dayanan borcunun bulunmadığına dair dava açmalı” dedi.

Mahkemelerin çek ve senet davalarında duyarsız davrandığına dikkat çeken Toraman şöyle devam etti: Çek veya senet işin içine girdiğinde başka bir konuyu araştırmaya gerek duymuyorlar. Ama her senedin veya çekin mutlaka temel borç ilişkisi ve hukuki dayanağı olmalı. Bu soruna Yargıtay’ın acil çözüm bulması lazım. Vatandaşların bu konuda yapacakları pek bir şey yok. Sorun Yargıtay’ın olumsuz kararlarından kaynaklanıyor.

Kaynak: FLASH HABER TV