Avukatlardan, Can Atalay İçin Çağlayan Adliyesi’nde Açıklama: “Gezi Davasında Verilen Karar Türk Yargı Tarihine ‘Kara Karar’ Olarak Geçecek Bir Yargı Garabetidir”
İSRAİL’İN ANKARA BÜYÜKELÇİLİĞİ MASLAHATGÜZARI IRIT LILLIAN’DAN, “BÜYÜKELÇİ” AÇIKLAMASI: “AMELİYATINIZI, SİYASİ OLARAK ATANMAMIŞ BİR CERRAHIN YAPMASINI TERCİH EDERSİNİZ”
MELİS YILDIRIM
İsrail’in Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı İrit Lillian, İsrail ve Türkiye’nin diplomatik temsilciliklerini büyükelçi seviyesine çıkarmasına ilişkin, “Bir kariyer diplomatı olarak mesleğimi profesyoneller tarafından yapılan bir meslek olarak görmek isterim. Ameliyatınızı, siyasi olarak atanmamış bir cerrahın yapmasını tercih edersiniz” dedi. Türk büyükelçiliğinin Kudüs’te değil Tel Aviv’de olacağını belirten Lillian, Türk büyükelçinin İsrail Cumhurbaşkanı’na güven mektubunu Kudüs’te sunacağını belirtti.
İsrail’in Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Lillian, Ankara’da ANKA Haber Ajansı’nın da olduğu bir grup gazeteciye Türkiye ve İsrail arasındaki normalleşme sürecine ilişkin bilgi verdi. Büyükelçi atama sürecinin her iki ülkede farklı olduğunu belirten Lillian, İsrail’deki süreç için şöyle konuştu:
“Süreçte iki olasılık var. Bunlardan biri siyasi atama. Siyasi bir kişi aday olarak belirlenirse, adayın büyükelçi olma kabiliyetini çeşitli kriterlere göre onaylayacak bir komiteden geçmesi gerekecek. Eğer profesyonel veya kariyer diplomat atanacaksa, Dışişleri Bakanlığı’nda aday gösterme komitesi var. Seçilen kişinin hükümet tarafından onaylanması gerekiyor.”
Büyükelçi atamasının, İsrail’de Kasım ayında yapılacak seçimlerden dolayı ertelenebileceğini belirten Lillian, “Ama umarım bu olmaz ve umarım zamanında olur. Biz birkaç hafta içerisinde olmasını umut ediyoruz” diye konuştu.
“İLİŞKİLERİMİZ, SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMASI İÇİN SAĞLAM OLMALI”
İkili ilişkilerin 2024 yılında 75. yılını dolduracağını ve kesintisiz olmasa da devam ettiğini belirten Lillian, “Temsil düzeyinin indirildiği dönemler oldu. Ancak ilişkiler hiçbir zaman tamamen kopmadı. Yani oldukça dalgalı bir 75 yıl. 2024’te tam 75 yıl olacak. İyi ve sağlam temeller oluşturmaya çalışıyoruz. Her zaman söylediğim gibi, Japonya’da yüksek katlı bina inşa etmek gibi, ilişkileri inşa ediyoruz. Sürdürülebilir olması için sağlam olmalı. Ancak aynı zamanda depremleri de idame ettirecek bir esnekliğe de sahip olmalı” ifadelerini kullandı.
“BU YIL 2008’DEKİ REKORU BİLE KIRABİLİRİZ”
İsrailli turistlerin Türkiye’ye geri dönmeyi çok isteklerine değinen Lillian, “Geçen yıla göre turist sayısında yaklaşık yüzde 300’lük bir artış gördük. Geçen yıla göre çantada keklik olabilir. Geçen sene koronavirüs vardı. Ancak önceki yılların rakamlarına bakıldığında, geçen yıla göre daha düşük olduğu görülür… Şu ana kadar Türkiye’ye yaklaşık 400 bin İsrailli geldi. Yıl sonuna kadar bu sayıların artacağına inanıyorum. 2008’de bu rakam 580 bindi. Bu yıl, bu rekoru bile kırabiliriz” dedi.
“İLİŞKİLERİMİZDE BİZİM İÇİN EN TEMEL ENGEL İSTANBUL’DAKİ HAMAS OFİSİ”
İkili ilişkiler konusunda iyimser olduğunu bununla birlikte engellerin de olduğunu vurgulayan Lillian sözlerini şöyle sürdürdü:
“Pek çok engel var. Fakat bizim için en temel engellerden biri İstanbul’daki Hamas ofisi. Hamas, uluslararası toplum tarafından terör örgütü olarak tanınıyor İsrail’in Türkiye’nin bu ofisi kapatmasını ve aktivistleri buradan göndermesini beklediği bilinen bir şey.
Yakın zamanda; Karma Ekonomik Komite, İsrail’de toplanacak. Komite 2009’dan beri ilk kez toplanacak.
Türkiye’nin İran’la oldukça uzun bir sınırı var ve İran ile ilgili hassasiyetleri var. Fakat pek çok açıdan İsrail ve Türkiye, İran’ın bölgesel güvenliğe yönelik tehdidi konusunda aynı fikirdeler. Bence hiçbir ülke, üçüncü bir ülkenin, kendi turistlerine yönelik teröristlerin hücrelerini çalıştırmaya izin vermezdi. Türk makamlarının bu tehditlere karşı koyma kararlılığı oldukça etkileyiciydi. Bunun için çok minnettarız.”
“ŞU AN İNŞA ETTİĞİMİZ ŞEY UMARIM HER İKİ ÜLKENİN SEÇİM SONUÇLARIYLA HERHANGİ BİR BAĞLANTI KURMADAN İLİŞKİLERİ SÜRDÜRMEMİZİ SAĞLAR”
İran basınında çıkan Türkiye-İsrail yakınlaşmasından duyulan rahatsızlığı yansıtan karikatüre ilişkin ise Lillian “Bu bir denge meselesi değil. İranlıların bölgedeki istikrarı sarsma girişimlerini durdurmak için uluslararası bir çaba meselesidir” değerlendirmesini yaptı.
İki ülkedeki seçimlerin sonuçlarının süreci etkilememesi gerektiğini belirten Lillian, “Umarım şu anda inşa ettiğimiz şey, ilişkilerin temellerine yapılan bu yatırım, her iki ülkenin seçim sonuçlarıyla herhangi bir bağlantı kurmadan ilişkileri sürdürmemizi ve geliştirmemizi sağlar” diye konuştu.
“TÜRK BÜYÜKELÇİLİĞİ TEL AVİV’DE OLACAK”
İsrail’deki Türk Büyükelçiliği’nin Tel Aviv’de olacağını söyleyen Lillian, “Elçiliğini Kudüs’e taşıma kararı alan her ülke adına elbette çok mutluyuz. Şu an için bunu yapmaya karar veren çok fazla sayıda ülke yok. ABD, büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdı. Fakat gerçekçi olmak gerekirse, Türkiye’yi bunu yapan ilk ülkelerden biri olarak görmüyorum” dedi.
Lillian, atanacak yeni Türk büyükelçinin İsrail Cumhurbaşkanı’na güven mektubunu Kudüs’te sunup sunmayacağı sorusuna ise “Evet. Kudüs’te Cumhurbaşkanımıza, elbette, dünyanın dört bir köşesinden gelen tüm büyükelçiler güven mektubu sunuyor” karşılığını verdi.
Lillian, atanacak büyükelçilerin kariyer büyükelçi ya da siyasi bir isim olup olmayacağına ilişkin şu açıklamayı yaptı:
“Her devlet kendi adayına karar verebilir, aday için diğer devletten onay almak zorundadır. Bu konuda mütekabiliyete gerek yoktur. Bir kariyer diplomatı olarak mesleğimi profesyoneller tarafından yapılan bir meslek olarak görmek isterim. Her zaman söylediğim gibi, siyasi olarak atanmamış bir cerrahın ameliyatınızı yapmasını tercih edersiniz.”
“EASTMED’DEN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Lillian, İsrail, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan ve Mısır’ı içeren EastMed projesine ilişkin ise, “İsrail, Güney Kıbrıs, Yunanistan ve Mısır’ı kapsayan Doğu Akdeniz’deki boru hattı projesinden asla vazgeçmeyeceğiz. Ancak bu durum, diğer projelerin daha sonraki bir aşamada tartışılamayacağı anlamına gelmiyor” ifadelerini kullandı.