25 Eylül 2024 Çarşamba

Bir Grup Suriyeli Muhalif, Türkiye’den Muhalefetin İçişlerine Karışmamasını İstedi

Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’ye yakın grupların kontrolündeki bölgelerde oluşturulan komiteler, Suriye devrimi için bir üst liderlik heyeti seçme sürecini başlatmak üzere bir konferans düzenledi. Al Jazeera’ye konuşan organizatörler, belirli bir zaman çizelgesine göre gerçekleşecek bu seçimler için bir mekanizma oluşturulduğunu belirtti.

Komitenin düzenlediği etkinliğe katılanlar, 7 kişinin öldüğü 50 kişinin yaralandığı faillerin yargılanmasını, ölenlerin ailelerine tazminat verilmesini, rejimle normalleşme adımlarının reddedilmesini ve sınır kapılarının kapatılmasını talep ettiler. Ayrıca, Türkiye’nin bölge yönetimine müdahale etmemesi gerektiğini belirterek, mevcut koalisyonun ve ondan türeyen tüm kurumların kaldırılmasını ve devrimi yönetecek yeni bir üst liderlik heyeti kurulmasını istediler.

1 Temmuz 2024’te bir grup akademisyen, aktivist ve sivil toplum mensubu, “Kerame Oturma Eylemi” veya “Temmuz Ayaklanması” olarak bilinen hareketi başlattı. Bu hareket, Afrin, Azez ve Mare şehirlerinde, Suriye rejimiyle normalleşme ve sınır kapılarının açılmasına karşı düzenlenen protestolar sırasında yaşanan çatışmalarda 7 kişinin öldüğü ve yaklaşık 50 kişinin yaralandığı olaylara tepki olarak doğdu.

“Onur Oturma Eylemi” sırasında, protestocular üç komite kurduklarını açıkladılar. İlk komite, eylemi yönetmek için kuruldu ve Raşid Zamut genel koordinatör, Muhammed Dahla ise resmi sözcü olarak seçildi. İkinci komite, yaralılar ve ölenlerin aileleri adına hukuki haklarını savunmak için avukatlardan oluştu. Üçüncü komite ise, devrimi yönetecek bir üst liderlik heyetinin seçilmesi için bir plan hazırlamak üzere görevlendirildi.

Eylemin genel koordinatörü Raşid Zamut, Al Jazeera’ye verdiği demeçte, eylemin başlamasından sonra 2200 kişiden oluşan bir seçim grubunun oluşturulduğunu ve bu grubun devrimi yönetecek üst liderlik heyetini seçeceğini belirtti. Zamut, “Koalisyonun başarısız olduğu kanıtlandıktan sonra, devrim için gerçek bir siyasi temsiliyet sağlamaya çalışıyoruz. Bu, halkın iradesiyle olacak, devletlerin atamalarıyla değil” dedi.

Cisr Araştırma Merkezi’nden araştırmacı Bassam Süleyman, “Onur Oturma Eylemi”nin önünde büyük zorluklar olduğunu belirtti. Özellikle Türkiye’nin, daha önce yaşanan çatışmalar nedeniyle çekilen koordinatörlerini yeniden Halep’in kuzeyine gönderdiğine dikkat çekti. Süleyman, hareketin etkili kadrolara sahip olduğunu, ancak çok yüksek ve gerçekçi olmayan talepleri olduğunu ifade etti.

Bir başka araştırmacı Muhammed Dahla ise, iç engellerin, uluslararası destek alan geçici hükümetin varlığı ve Türkiye’nin kuzey Halep kırsalını yöneten güçlü etkisi olduğunu belirtti. Dış engeller ise, Türkiye’nin bölgeyi ulusal güvenlik meselesi olarak görmesi ve uluslararası toplumun Suriye Koalisyonu’nu muhalefetin temsilcisi olarak tanımasıdır.

Dahla’ya göre, bölgesel gerçekleri göz ardı ederek ve askeri ya da güvenlik güçleri olmadan bir üst liderlik heyeti seçmek imkânsız olabilir. Ancak, temsilciler, halkın iradesine dayanarak devrimci kararı yeniden kazanabileceklerine ve Suriye devriminin yeniden halkın kontrolüne geçebileceğine inanıyor.

Kuzey Halep kırsalı ve batı ile doğu kırsalının bazı bölümleri, Şam yönetimine karşı muhalif grupların kontrolü altında olan üç bölgeden biri. Bu bölgeler, Türkiye’ye yakın grupların kontrolünde olup, Suriye Ulusal Koalisyonu’na bağlı geçici hükümet tarafından yönetilmekte. Bu koalisyon, muhalefetin ana bloğu olup, belli bir uluslararası tanınırlığa sahip tek yapı ve birçok ülke ile resmi iletişim kanallarını sürdürmekte.

Öte yandan, İdlib bölgesi Heyet Tahrir el-Şam’ın kontrolü altında olup, Suriye Kurtuluş Hükümeti tarafından yönetilmektedir. Suriye’nin doğu bölgesi ise, Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) kontrolü altında ve bu bölgenin siyasi işleri, Demokratik Suriye Meclisi (DSM) tarafından yönetilmekte.

Kaynak: HABER MERKEZİ

İlgili Haberler